Klasik Filoloji Seminerleri 1

Kolektif
Sen bir şey anlamak istiyorsun ve kullanmak istediğin kavramlar, düzen ve akıl. Bunların içini doldururken farkına varmadan kültürel, mitolojik vs. etkilere açıksın. Onlarla bir yere gidemezsin. Aklının seni kullandırdığı yer net değil. Basit bir örnek vereyim: Tam sayıları biliyoruz. 0, 1, 2, 3, sonsuza kadar gider bu. Aklımız bize bunun sonsuza kadar gideceğini söylüyor mu? Burada bir sorun yok. Ben sana ''Bir sonsuz, diğer bir sonsuzdan daha büyüktür,'' dersem, bunu aklınla nasıl çözeceksin? Bu, tabiatta mı var, yoksa aklında mı?
Sayfa 107
Bir satranç tahtası alın, içindeki karelerden belirli birine pire koyun ve bu pire sıçramaya başlasın. Pirenin aynı kareye gelme ihtimali belirli bir yüzdedir. Fakat 64 kareye 64 pire koyun ve her birine bir isim verin, pireleri aynı anda sıçratmaya başlayın. İsterseniz 3-4 kareye ikişer pire koyup birer isim verin. Hatta, işi biraz zorlaştırmak amacıyla t zamanında belirli konumun - bu pireler hep zıplıyor- fotoğrafını çekin. Bunların aynı konuma gelme şansı nedir? Belki sonsuzdur. Fraktal geometri ve non-lineer denklemler bu hareketin düzenliliğinin anlatılması işine yarar. Çünkü buradaki karmaşada da bir düzenlilik vardır; ama bu düzenlilik, bizim bildiğimiz tek boyutlu geometri anlamında değildir.
Sayfa 105
Reklam
(..) Yeni bir fizik teorisi, elbette yeni birtakım olguların açıklayan bir teori demektir. Ancak kaos teorisi, sadece yeni olguların açıklanması ile sınırlı değildir; bir anlamada eski olguların farklı ve yepyeni bir bakış açısıyla görülmesi anlamına gelmektedir. Bu sebeple de yeni bir dünya görüşü demektir.
Bilimsel septisizm üzerine
Fizik nesneler dünyasının kaos teorisinin öngördüğü şekilde dengede olmayan, sürekli evrim halinde görülmesi, bunun için de başta “zaman” olmak üzere “öngörülebilirlik”, “determinizm”, “entropi” gibi kavramların yeniden tanımlanması, öyle görünüyor ki, aynı zamanda yeni bir bilim anlayışının doğması anlamına da gelmektedir. Bu yeni bilimde, eskisinden farklı olarak, kesinlik, objektiflik ve ölçme de yeni içerikler kazanmaktadırlar. Dikkat edilirse bu kavramlar, eski bilimi karakterize etmenin ötesinde, bilimi bilim yapan nitelikleri ifade etmektedirler. Bu gibi kavramların bilinen zengin içerikleri dikkate alınırsa, değişimin doğal olarak çok derinlere gitmesi gerekecektir.
Kaos'un felsefesi
Kaos, bir sistemin hayatiyetini sürdürebilmesi için gerekli olan koşulları ifade eder. Bu anlamda da denge, durağanlık ve düzenliliğin karşındaki bir olguya işaret etmektedir. Böyle bir olgu aynı zamanda düzenliliğin değil kaosun özellikleri ile uyuşur. Hassas başlangıç koşullarına bağlı olarak ortaya çıkan karmaşa, öngörülemezlik, kendi kendine organize olarak zaman içinde ileriye gidiş, kaosun temel özellikleridir. Bu özellikler ise canlı ve cansız tabiatı, toplumu ve insanı kapsamaktadır. Diğer bir deyişle fizik dünyayı eskiden olduğu gibi “düzenlilik”, yani kozmoz olarak değil, kaos olarak düşünmek gerekmektedir.
Hatti dilinin Hitit İmparatorluğu döneminde kullanılabilirliğini yitirdiği ve yok olmaya yüz tuttuğu varsayılmakta, aynı zamanda günümüzdeki Batı Kafkas dillerinden Gürcüce ile akraba olduğu anlaşılmaktadır. Çivi yazısından, arşivlerinde muhafaza edecekleri tüm resmi belgelerde yararlanan Hititlerin Başkent Hattuşaş’taki devlet arşivlerinde ve diğer Hitit şehirlerindeki idare binalarında veya tapınaklarında; siyasal, yasal, tarihsel, dinsel ve edebi içerikli on binlerce çivi yazılı kil tablet ortaya çıkarılmıştır.
Reklam
Hiyeroglif; insan ve eşyaların basite indirgenip sembolize edilmiş biçimlerinden ortaya çıkmış eski bir Mısır yazısıdır. Hiyeroglif yazıyı daha net bir biçimde tanımlayacak olursak; Mısır bölgesinde icat edilen ve daha sonra Ege ve Anadolu’da etki alanını genişleten, karakterleri resim niteliği taşıyan yazıların genel olarak ismidir.
(..) Fikir yazısı ile resim yazısı arasındaki farkı çok iyi anlatan anonim bir örnek de şöyledir: “taşıt giremez” anlamına gelen, üzeri çizili trafik işaretinde, taşıt bir nesneyi anlatırken resim yazısı (piktogram), üzerindeki çizgi ise yasak anlamına geldiği ve soyut bir düşünceyi karşıladığı için fikir yazısı (ideogram) olarak değerlendirilmektedir.
Marcus Porcius Cato
Hatiplik için yetenek ve iyi bir eğitim gerektiğini söylemiştir. Öyle ki ona göre dünyada iyi bir hatipten daha mükemmel insan mevcut değildir. Hatip yetiştirmek için yetenekliler seçilmeli, onlara teorik ve pratik eğitim verilmeli, hukuk, felsefe, tarih alanlarında da derin bilgi ile donatılmalıdır. Böylelikle Cicero’nun ideal insanı olan Doctus Orator oluşmuş olacaktır. Bu ideal insan, yani Doctus Orator, Eski Hellen idealizmi ile pragmatist Romalı zihniyetinin ortak ürünüdür.
Rhetorica Eğitimi
Roma’da Hellen kültürünün, felsefesinin ve dahi eğitim anlayışının yerleşip, Roma kültür, felsefe ve eğitimiyle bütünleştiği böylece görülebilir. Buna vesile olan simalardan biri ise kuşkusuz Cicero’dur. Cicero’nun eğitim anlayışına yönelik belki de en büyük katkısı ise Hellen Paideia’sına getirdiği Roma yorumu, yani Humanitas kavramıdır. Bu kavramın ilk anlamı “özgür sanatlarda eğitim-öğretim, kültür” olup, ikinci anlamıysa philanthropia kavramını kapsaması hasebiyle insanseverlik, yardımseverlik, diğer insanlara saygı gösterme manalarını teşkil eder.