Kök Tengri'nin Çocukları

Ahmet Taşağıl

Quotes

See All
Kül Tegin’in vefatı üzerine kardeşi Bilge Kağan;
Bilge Kağan, onun adına diktirdiği kitabesinde, "Kardeşim Kül Tigin vefat etti. Kendim yas tuttum. Gören gözlerim görmez gibi, esen aklım esmez gibi oldu. Kendim düşünceye daldım. Zaman Tanrısı buyurunca insanoğlu hep ölümlü yaratılmış. Öyle düşündüm, gözlerimden yaş gelse engel olarak, gönülden feryat gelse geri çevirerek yas tuttum. Çok yas tuttum. Iki şad başta olmak üzere kardeşlerimin, oğullarımın, beylerimin ve halkımın gözleri, kaşları berbat olacak diye düşündüm" diyerek üzüntüsünü belirtmektedir.
Sayfa 171Kitabı okudu
Mo-tu, kendisine verilen birliği sıkı disiplin içerisinde eğitime tabii tuttu. Öyle ki, kendisinin ıslık çalan okunu attığı her hedefe adamları da atacaklardı. Böyle yapmayanlar derhal orada öldürülüyorlardı. Mo-tu, önce en sevdiği atına, daha sonra en sevdiği karısında ok attığında, onun gibi yapmayanların hepsini öldürdü. Daha sonra babasının en sevdiği ata ok attığında herkes atmıştı. Neticede herkesin yani on bin kişinin kendi istediği gibi yetiştiğine kanaat getirdi. MÖ 209'daki bu olayla birlikte Türk tarihinde ilk defa disiplinli bir askeri birliği kuruluşu kabul edilmektedir.
Sayfa 56
Reklam
Batı Gök Türk ülkesinde yani Kırgızistan ve Kazakistan topraklarında 634'ten sonra On Ok organizasyonu boy gruplaşması ortaya çıktı. Bu organizasyon daha sonra Türgiş adını aldı ve Oğuzların alt yapısını oluşturdu. 766'dan sonra ise Batı Oğuzları diye ta­nındı. Selçuklu ve Osmanlı imparatorluklarını kuran Oğuz Türkleri işte bun­lardır.
Sayfa 42
Gök Türk Devleti'nde savaşırken ölmek büyük bir şerefti, hasta yatağında ölmek istenmezdi.
Sayfa 185Kitabı okudu
Hun kanunlarında bir kişi eğer adam öldürmek maksadıyla bıçağını sıyırırsa idam edilir. Hırsızlık yapanın mallarına el konulur. Bir suçluya hafif bir ceza verilecekse bir uzvu ezilir. Ağır ceza verilecekse idam edilir. ... Cezaların ağır olması caydırıcı gücü ve milletin erdem sahibi olmasını, suçluların sayısının çok az olması sonucunu doğuruyordu. Bu konuyu Çin kaynakları "Mahkumların sayısı ancak birkaç kişidir." İfadesiyle açıklarlar. Kanunlar karşısında hiç kimse ayrıcalıklı değildi. Devlet memurlarının kanunları ve devlet işlerini iyi bilip uygulaması gerekiyordu.
Sayfa 84
Hadi gel de hayran olma
Kağanı konumuz açısından ele aldığımızda göze çarpan en önemli nokta, despotizm ile yönetilen eski bazı kültürlerde olduğu gibi milletin vazifesi ona bakmak değil, bilakis kağanın vazifesi millete bakıp gözetmek, doyurmak, boyları bir arada tutmak ve düşmanlara karşı korumaktır. Aşağıdaki sözler onun millete karşı sorumlu olduğunu, hesap verdiğini gösteren en açık misallerdendir: "Türk milleti için gece uyumadım, gündüz oturmadım... ondan sonra Tanrı irade ettiği ve lutfettiği için ve talih ve kısmetim olduğu için ölecek milleti diriltip kaldırdım, çıplak milleti giydirdim, fakir milleti zengin ettim, nüfusu az milleti çok ettim. Başka illi milletler, başka kağanlı milletler arasında onları pek üstün kıldım. Dört bucaktaki milletleri hep barışa mecbur ettim ve düşmanlıktan vazgeçirdim"
Sayfa 179Kitabı okudu
Reklam
Töre hükümleri degişik şartlar altında etkinliğini sürdürebilmek için değişebilirdi. Ancak, törenin bazı hükümleri kesinlikle değişmez idi: Bunlar könilik (adalet), uzluk (iyilik, faydalılık), tüzlük (eşitlik), kişilik (insanlık) idi.
Sayfa 179Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.