Sanıklar en çok, gerçeği gizlemelerinden muzdariptirler; suçun anlaşılması tehlikesinden, bir
yalanı ufak tefek ve gizli yüzlerce hücuma karşı
savunmak zorunda kalmanın dehşet verici baskısından muzdariptirler.
Ama havada nasıl
boğuculuk veya fırtına gibi insanı tahrik eden bir
ölgünlük varsa, mutluluğun da felaketten daha
ayartıcı bir yumuşaklığı olur. Tokluk, tahrikle açlığa eşittir. Hayatının tehlikesizliği, eminliğidir ki
Irene’de maceraya karşı merak uyandırdı.
(...)
şantajlar ancak anında ve alabildiğine bir soğukkanlılıkla boğulabilir; çünkü her
gecikme, tehdit edilenin göstereceği her tedirginlik
belirtisi, sadece hasmın üstünlüğünü artırır.