Köylüler Savaşı

Friedrich Engels

By Number of Pages Köylüler Savaşı Quotes

You can find By Number Of Pages Köylüler Savaşı quotes, by number of pages Köylüler Savaşı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Var olan toplumsal koşullara dokunabilmek için, başlarındaki kutsal hâleyi kaldırmak gerekir.
Sayfa 62
Alman soyluluğunun köylüler karşısındaki konumu, o çağda, tastamam Polonya soyluluğunun 1830-1846 ayaklanmalarnda kendi köylüleri karşısındaki konumunun tıpkısıydı
Sayfa 72 - ErişKitabı okudu
Reklam
Yakın çağlarda her proleter hareketin başlangıcında olduğu gibi, Orta Çağ'ın bütün dinsel görünümlü ayaklanmalarında rastladığımız çileciliği, hareketin bu ilk habercisinde de görüyoruz. Bu çileli yaşantı katılığı, varoluşun bütün zevklerinden ve eğlencelerinden vazgeçme zorunluluğu, bir yandan egemen sınıflar karşısında, Ispartalı eşitlik ilkesini getirmekte, öte yandan da, toplumun alt tabakasının onsuz hiçbir zaman harekete geçemeyeceği, gerekli geçiş aşamasını oluşturmaktadır. Devrimci enerjisini geliştirmek, toplumun bütün diğer unsurları karşısındaki düşmanca tutumunun açık bir bilincini kazanmak, bir sınıf olarak kendi üzerinde yoğunlaşmak için, onu var olan toplumsal düzenle uzlaştırabilecek her şeyi atmak, ezilmiş varlığına o an için dayanabilmesini sağlayan ve en kötü baskının kendisinden koparamayacağı ender zevklerinden vazgeçmekle işe başlamak zorundadır.
Sayfa 87 - Payel
Daha önce egemen olan bütün sınıflardan burjuvaziyi ayıran bir özellik şudur: Bu sınıfın gelişmesinde öyle bir dönemeç vardır ki, bu dönemeçten sonra onun gücündeki, dolayısıyla da en başta sermayelerindeki her tür artış, sadece, burjuvazinin siyasal egemenlik kurmasının giderek daha fazla olanaksızlaşmasına katkıda bulunur. “Büyük burjuvaların arkasında proleterler duruyor.” Burjuvazi, sanayisini, ticaretini ve ulaşım araçlarını geliştirmesi ölçüsünde, proletaryayı üretir. Ve her yerde aynı anda ya da aynı gelişme aşamasında varılması gerekmeyen belirli bir noktada, burjuvazi bu proleter ikizinin kendisini aşmakta olduğunu anlamaya başlar. Bu andan itibaren tek başına siyasal egemenlik kurma gücünü yitirir; koşullara bağlı olarak iktidarını paylaşacağı ya da tümüyle bırakacağı müttefikler arar.
Sayfa 17 - Yordam Kitap, Çev. Okay Gönensin, İkinci Basım, Mayıs 2021;Kitabı okudu
Lüks tüketimle, sarayların ve sürekli orduların büyümesiyle ve yönetim masraflarının artmasıyla birlikte prenslerin paraya ihtiyacı artıyordu. Vergiler gitgide ağırlaşıyordu, Vergi yükü bütün ağırlıklarıyla prenslere bağlı köylülerin sırtına bindiriliyordu. Dolaysız vergiler yetmediğinde dolaylı vergilere başvuruluyor. Mali açıkları kapatmak için maliye sanatının en ince manevraları uygulanıyordu. Bunlar da yetmediğinde ve rehin verilecek hiçbir şey kalmadığında ödeme aracı olarak kabul edilmesi zorunlu para miktarı mali duruma göre yüksek ya da düşük tutuluyordu. Her muhalefet girişimi, daha fazla haraç ve yağma için engelleniyordu. Bunlar dönemin prensleri için kârlı gelir kaynaklarıydı. Adalet de prensler için sürekli ve ihmal edilemeyecek bir ticari maldı. Kısacası prenslerin ve idarecilerin açgözlülüğünü doyurmak için "babacan" yönetim sisteminin nimetlerinden eksiksiz olarak yararlanılıyordu.
"Adalet sağlanmıyor ya da satılıyordu."
Soyuların, köylüler üzerindeki sömürüsü her yıl daha da arttı. Bağımlı köylüler her tür bahane ve isim altında yeni ödeme ve hizmet sunma yükümlülükleri altına sokuldu. Angaryalar, vergiler, toprak kiraları, toprak satış vergileri, ölüm vergileri, koruma paraları vb. bütün eski sözleşmeler bozularak keyfi biçimde arttırıldı. Adalet sağlanmıyor ya da satılıyordu. Şövalye, köylüden para sızdırmak için başka yol bulamadığında da onu hemen zindana atıyor ve fidye ödemeye zorluyordu.
Reklam
28 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.