...izler, kesekler, ökçeler, paçalar, çakıl taşları, yapraklar, her şey bu serçenin önüne düşmüştü, sanki dizleri üstüne çökmüş kalabalık gibi, kuşsa, garip mi garip, tahtı ele geçirmiş... ve bu kuytuda hüküm sürüyordu.
Hangisini yeğlerdim bilmiyorum: kendisi çekici olduğu halde, adamla birlikte itici olması mı, yoksa seçtiği adam yüzünden daha çekici olması mı? Iki olasılık da korkunçtu!
... her şey Lena'nın kendisinden öyle uzakta oluyordu ki, onu, onun elini, kendi içinde, ancak istatistik değerlendirmelerle ortaya çıkarılabilecek, denetimdışı, iç hareketlerle dolu büyük bir devletmiş gibi görüyordum...