Ülkemizin büyük bankalarından birine, "yönetici adayı" olarak Ağustos 2008'de işe alınan bir bankacı öğrencim, Şubat 2009da, bir eğitim arasında yanıma yaklaştı ve ne kadar mutsuz olduğunu anlattı. Ağustos 2008de işe başlamış ve hemen iki ay sürecek bir eğitime alınmıştı. 2 ayın ardından da çalışacağı banka şubesinde iş başı yapmıştı. KOBİ'lere kredi vermekti görevi, hem de krizin tam ortasında. Elbette kredi veremiyorlardı, dahası çok şaşkındı: "İşe başlar başlamaz bu mu olacaktı? Ne şanssızdı". Haklı gibiydi. Ona şu yanıtı verdim:
Ben iş yaşamına 1990 yılında başladım ve o günden bu yana, 1990 yılındaki Körfez Savaşı Krizi, 1994 Çiller Krizi, 1998 Rusya-Asya Krizi, 2001 Türkiye Krizi ve şimdi de 2008 Buhranı... Bugüne kadar beş kriz gördüm. Ayrıca dünyada da 1600 yılından bu yana, irili ufaklı 150 civarında kriz olduğunu biliyor musun? Yani dünyada 3-4 yılda bir kriz olduğunu... Bence olaya, bir de şöyle bak: Allah ömür versin, yaşamın boyunca daha en az 4 kriz göreceksin. Hem yapacak pek bir şey de yok. Canını sıkma, keyfini çıkar.
Askerlere eğitimde söyletilen mortoyu biraz geliştirelim.
