Seçme Öyküler

Küçük İnsan Öyküleri

Mihail Zoşçenko
7.8/10
9 Kişi
24
Okunma
5
Beğeni
1.056
Görüntülenme
Küçük İnsan öyküleri ne İsa'ya ne de Musa'ya yaranabilmiş, arada sıkışıp kalan bir kuşağın öyküleridir. Dün çarlık Rusya'sının tebaası iken, yeni güne devrim Rusya'sının yurttaş'ları olarak uyanan bir neslin traji-komik öyküleri. Öykülerin kahramanları, eski dönemin asırlardır devam eden etki ve alışkanlıklarından kurtulamamış, yeni düzenin beklentilerini anlamadan hayata geçirmeye çalışan küçük burjuvalar, küçük memurlar kısacası küçük insanlardır. Bu seçkide Rus edebiyatının 1920'li yıllarındaki en başarılı mizah-hiciv yazarları olan Averçenko ve Zoşçenko'nun kaleminden, karşılaştıkları her çıkmazdan kendilerine bir yol bulan, her şeyi kendi küçük dünyalarına uyarlama becerisine sahip ve her koşulda haklı olabilmeyi başarabilen küçük insanların küçük yaşamlarından bir kesit sunulmaktadır.
146 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

146 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Konya Selçuk Üniversitesinde Rus Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı olarak görevli olan değerli hocamız Prof. Dr. Hüseyin Kandemir ‘in çevirmiş olduğu güzel bir öykü kitabını takdim ediyorum. Kendisine
Küçük İnsan Öyküleri
Küçük İnsan ÖyküleriMihail Zoşçenko · Çizgi Kitabevi · 201124 okunma

Yazar Hakkında

Mihail Zoşçenko
Mihail ZoşçenkoYazar · 8 kitap
Mihail Mihayloviç Zoşçenko (Михаил Михайлович Зощенко ; St. Petersburg, 10 Ağustos 1895 - 22 Temmuz 1958) Sovyet döneminde önemli bir Rus hicivcisiydi. Babası Mihail İvanovich Zoshchenko St. Petersburg'da Suvorov Müzesi'nin dış dekorasyonundan sorumlu bir mozik ustasıydı.1907'de babasını kaybettikten sonra ilk öykülerini yazmaya başladı. Geleceğin yazarı olarak, 1913'de St. Petersburg Üniversitesi'nde Hukuk fakültesine başladı. Fakat bir yıl sonra ücretlerini ödeyemediği için okulu yarım bıraktı. Bu sıralarda bilinen ilk öyküsü Yirmi Kapik'i yazdı. I. Dünya Savaşı sırasında orduya katıldı. Cephede bir gaz saldırısı sonrasında kalp rahatsızlığı geçirdi ve 1917'de birkaç madalya ile terhis oldu. 1919'da Kızıl Ordu'ya katılır fakat rahatsızlığı sürdüğü için ayrıldı. Daha sonra Serapion Kardeşler'in görüşlerini benimsedi. 1919 yılında yayın yönetmenliğini Çukovsky'nin yaptığı Vsemirnaya Literatura yayınevinin bünyesinde çalıştı. 1920'li yıllarda belirli bir popülariteye ulaştı, aynı yıl annesi Yelena Osipovna Zoshchenko'yu kaybetti. 1921 yılı boyunca Bay Nazar İlyiç Sinebhryurov'un Öyküleri isimli öykü serisini yazmaya başladı. Edebiyat çevrelerinde ilgi gördü ve yazarın basılan ilk kitabı oldu. 1923 yılında Duygusal Öyküler adıyla toplanacak ilk uzun öyküsü Keçi'yi hazırladı. Aynı yılın Şubat ayı içerisinde Belçika'da bir dergide bir öykü çevirisi yayımlandı. Avrupa'da Sovyet literaründen ilk çeviri örnek olması bakımından dikkat çekiciydi. Eşzamanlı bir şekilde onu "İnsanlar"'a erişilebilir yapan yazının, basitleştirilen ruhsuz bir tarzını geliştirdi ve resmi isteklere taklitle ulaşılabilinirdi: "Ben, çok sıkı bir şekilde yazarım. Benim cümlelerim, kısadır. Yoksullara erişilebilir." Bu tarz, kendi etrafında takınılan tavrın bir parçası olarak onu benimseyen besteci Dmitri Shostakovich tarafından çok takdir edilir. Solomon Volkov bu tavrı Yrudivy (meczupluk) olarak tanımlar. Zoshchenko, 1939'da Lenin hakkında çocuklar için kısa bir hikaye dizisi yazdı: Lenin Hakkında Öyküler (Rasskazı O Lenine). Bu öykü ile Emekçi Kızıl Bayrak Madalyası aldı. Delaware Undergradute Üniversitesi Araştırma programına göre, hikayeler Sovyet rejiminin eleştirisi niteliğindeydi. 1942 yılında Güneş Doğmadan Önce (Pered Voshodom Slontsa) isimli uzun öyküsü Sovyetler Birliği Komünist Partisi tarafından Sovyetlere ağır eleştiri ve hakaret olarak değerlendirildi. Bolşevik dergisinde hakkında eleştiriler yapıldı. 1946'da Bir Maymunun Serüveni adlı öyküsü bir öncekinden daha kötü sonuçlar doğurdu. Zhdanov Doktrini ile suçlandıktan sonra 4 Eylül 1946'da Yazarlar Birliğinden ihraç edildi. Bundan sonra yoksul bir hayat sürmeye başladı. Bu dönem boyunca çeşitli yazarların romanlarını Rusça'ya çevirmek gibi işlerle uğraştı. 1953 yılında Yazarlar Birliğine tekrar alındı. Güneş Doğmadan Önce isimli öyküsü 1972 yılına kadar sansürlü kaldı. 22 Temmuz 1958'de kalp yetmezliğinden öldü.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.