< Ben üzgündüm ama onlara "yorgunum" dedim.>
Küçük Prens kitabında yer alan bu cümleye şu sıralar farklı bir perspektiften bakma şansım oldu . Birçok sosyal mecrada karşıma çıkan bu cümle şu sıralar aklımı kurcaladı, zira günümüz dünyasında farkında olmadan o kadar farklı duygu ve düşünceler bilinçaltımıza itiliyor ki bir yerden sonra anormal gelmesi gereken bu konular normalleştiriliyor ne yazık ki . İlk okuduğumda sıradan hatta ajite edip duygusal hissettiren şu cümle şimdilerde sanki yalanı normalleştiriyor, bazı duygularımızı gizlememiz gerektiğini elzem bir hale getiriyor gibime geliyor. Evet hepimiz çoğu zaman yaşadığımız üzgün olma halini çevremize hissettirmemeye çalışırız çeşitli sebeplerden ötürü lakin bunu farklı bir ruh halindeymiş gibi göstermemize gerek yok. Netice itibariyle kişinin kendini yorgun hissetmesi de en az üzgün hissetmesi kadar doğal bir süreç, organik bir his. Sırf başkaları ne der , ne düşünür… (yahut farklı sebeplerden ötürü ) diye varolan duygu,his yerine farklı surette bir kelimeye sığınıp , ona anlam yüklemek doğru olmasa gerek.. Yahut ben çok derin düşündüm ! …
Ayşe