Osmanlı Devleti'nde maarif nazırlığı yapmış bir babanın oğlu olarak dünyaya gelen, Tanzimat döneminin ünlü simalarından Samipașazade Sezai'nin hikaye kitabı. Türk edebiyatında, Batılı tarz hikayenin özelliklerine olan yakınlığı sebebiyle bu kitap, modern anlamda ilk öykü kitabı olarak kabul görmektedir.
O güne değin Namık Kemal ve Ahmet Mithat gibi pek çok usta sanatçının eserlerinde sıklıkla tezahür eden kahramanlara olağanüstü özellikler atfetme durumu, Samipașazade'nin bu kitabında görülmemektedir. Hikayelerde alelade kahramanlar vardır. Bu yönüyle realizme yakın bir eserdir. Fakat ilk eserlerden olduğu için, birtakım edebi kusurlar da mevcuttur. Özellikle sanatsal açıdan biraz sönük kalmış bir eser. Ayrıca yazarın, tasvir yaparken işin içine kendi duygularını katıyor oluşu, romantizmin özelliklerinden sıyrılıp gerçekçiliği tam olarak yakalayamamasına sebep olmuș.
Eser altı kısa hikayeden oluşmakta ve öykülerin çoğu "hayal kırıklığı" ve "umduğunu bulamama" gibi dramatik bir sonla bitmektedir. Günümüz eserleriyle mukayese edince teknik ve kurgu bakımından geride kalsa dahi, yazıldığı zamanın şartlarına göre düşününce, hiç de fena olmayan, başarılı bir eser.