Küçük şeyler
Metin KarabaşoğluKüçük şeyler Sözleri ve Alıntıları
Küçük şeyler sözleri ve alıntılarını, Küçük şeyler kitap alıntılarını, Küçük şeyler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Mazlumun ahı yerde kalmaz" demişti bir dostu. "Ama bakıyoruz ki, ahlar yerde kalıyor. Arşa çıkmıyor. Demek ki mazlum kalmadı aramızda; hepimiz zulüm işliyoruz."
Sayfa 135 - Nesil yay.Kitabı okudu
Ne de çabuk unutulmuştur: duygular da gerçektir oysa.
Karanfiller ve bulutlar da gerçektir.
Doğrunun güzelliği ve yalanın çirkinliği gerçektir.
Sayfa 19 - Nesil yay.Kitabı okudu
...Attar'a ait bir sözü hatırladım.
Söz şuydu:"Dünyadan nasibi artan kişinin, kainattan nasibi azalır."
Ölüm ve hayat, sanıldığı gibi, birbirinin zıddı değildir, ikiz kardeşidir. Hayatın olduğu yerde ölüm bir yerlerde gizli durmakta; ölümün olduğu yerde ise, aslında yeni bir hayatın önsözü yazılmaktadır.
Güçlü olanın kuralı koyduğu; gücü olanın kendi koyduğu kuralı kendi keyfince bozduğu; kanunların küçük sinekleri yakalayan, büyüklerin ise delip geçtiği bir örümcek ağı hükmünde olduğu; uluslararası hukukun bile esasen bir 'güçlüler hukuku' olarak oluştuğu bir çağda, acizlerin zaferinden bahsetmek bir nebze cesaret de gerektirmektedir.
...içimizde bir 'yarın'cı saklıdır.
...dünya, 'dünyayı kurtarmak'la kurtulmuyor.
Nice 'azlar' vardır ki, nice 'çokların' yolunu aydınlatmışlardır.
Çokluk içinde birlik olabilmek, kesinlikle, birlik içinde çokluğa düşmekten iyidir.
Ölüm bize ne uzak, bize ne yakın ölüm...
Hayat böyledir. Ne romanlardaki gibi kahramanı hedefine ulaştıktan sonra biter, ne filmlerdeki gibi, ana tema çözüldükten sonra. Ne kadar sınır dışı etmeye çalışsak da, hayatın en yalın, en açık gerçeğidir ölüm. Ve bizim geleceğini umduğumuz anda değil, ölümü ve hayatı Verenin karar kıldığı anda gelir.
Sayfa 83Kitabı okudu
Sorusuz cevaplar???
Sözgelimi, Rabbinin rızasına uygun düşmeyen, ama nefsinin hoşuna giden bir hayatı seçen; ve bunu 'çağdaş olmak lazım" diye savunan birine sorun: Nedir bu çağdaşlık? Alacağınız cevap bizatihi tecrübe ettiğim üzere çoğunlukla şu olacaktır: " Şeyy, çağdaşlık şeydir." Zihne hazır bir cevap aşılanmış; ama asla sorusu sorulmamıştır.
Bir romancı olsaydım, kahramanın yarı yolda öldüğü romanlar yazardım. Bir film yönetmeni olsam, 'beş dakika ara' bekledikleri bir anda karşılarına çıkacak bir 'SON' yazısı ile izleyicileri şaşırtırdım.
Çünkü, hayat böyledir. Ne romanlardaki gibi kahramanı hedefine ulaştıktan sonra biter, ne filmlerdeki gibi, ana tema çözüldükten sonra. Ne kadar sınırdışı etmeye çalışsak da, hayatın en yalın, en açık gerçeğidir ölüm. Ve bizim geleceğini umduğumuz anda değil, ölümü ve hayatı verenin karar kıldığı anda gelir.
Yaşadığımız çağ bizi 'fazla, daha da fazla' tutkusuyla ölçülerin aşıldığı bir hayata sürüklerken, yaşadığımız kainat ise, her karesinde ve her keresinde, 'kıvam'ı fısıldıyor. Kainatta bir eksiklik ve noksanlık göremiyoruz, doğru; ama bir fazlalık da görünmüyor.
'Eğitim' kelimesi kök olarak eğmekten geliyor olabilir, ama gerçekte onun 'education' anlamını içermesi; yani çocuğu yaratılmış olduğu fıtratla büyütmeyi, dik tutmayı, eğmeyip doğrultmayı gerektiriyor!
Sayfa 125 - Nesil yay.Kitabı okudu
Deli İbrahim deli miydi? O deliyse biz neyiz?
(l.ibrahim) Meşhur Deli İbrahim'in sözümona deliliği, bambaşka bir hadisedir. Onun deliliği apaçık ortadadır. En meşhur bir delili ise, deniz yahut havuz kenarından geçerken balıklara para atmasıdır. Neden? Harcasınlar, Aç, açık kalmasinlar.
Biz bugünün insanları için, böylesi bir hareket gerçekten bir delilik örneği olarak beliriyor. Çünkü, en
Sayfa 73 - Nesil yayınlarıKitabı okudu