Kuğunun Son Şarkısı

Beşir Ayvazoğlu

Sayfa Sayısına Göre Kuğunun Son Şarkısı Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Kuğunun Son Şarkısı sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Kuğunun Son Şarkısı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Önsöz ve Giriş Yerine:
elinizdeki kitap, Şeyh Galib Kitabı'nda yer alan, benim kalemimden çıkmış bölümlerin genişletilmiş şeklidir. Ayrıca bu kitaba Galib'in üç çağdaşı hakkında yazdığım metinleri de eklemeyi uygun buldum. Bunlardan birincisi Dede Efendi'dir. Galib'in çilesini çıkardığı Yenikapı Mevlevihanesi'nde aynı şeyhten el alan ve büyük şairin öldüğü yıl çilesini tamamlayarak Dede olan Hammamızade İsmail'in musikimizdeki yerini burada ayrıca tarif etmeye gerek yok. Aslında bu kitaba ad olan ''Kuğunun Son Şarkısı'' tabirini ilk defa onun için kullanmıştım.
Sayfa 4 - Kapı Yayınları, 6. Baskı,Kitabı okudu
Önsöz ve Giriş Yerine: DER-BEYÂN-I SEBEB-İ TE'LİF
"Kuğunun Son Şarkısı” adını "yerli” bulmayanlar da olmuştu; çünkü bu tabir muhtemelen Yunan mitolojisinden gelmektedir. Efsaneye göre Zeus, Phaethon'u yıldırımıyla çarparak öldürmüş. Arkadaşı Kyknos buna çok üzülünce Apollon tarafından âhenkli sesler çıkarma yeteneği verilerek bir kuğuya dönüştürülmüş. Pierre Grimal, "Kuğuların
Sayfa 5 - Kapı Yayınları, 6. Baskı,Kitabı okudu
Reklam
Mantıku’t Tayr
Kaknus güzel fakat acayip bir kuştur.(...) Külde bir zerre bile ateş kalmayınca o külden başka bir kaknus kuşu meydana gelir. Hiç kimseye böyle bir şey nasip olur mu? Öldükten sonra doğsun yahut doğursun!
Gâlib bir rubâisinde hiç kimseyi mazmunlarını anlamadıkları için ayıplamayacağını, çünkü bunların her birinin "güher-i gayb-ı hüviyyet" olduğunu ve akıl dalgıcının bu incileri bulup çıkaramayacağını söylerken biraz da Sebk-i Hindî'yi târif eder gibidir: "Ol şâir-i kemyâb benim kim Gâlib Mazmunlarımı anlamamak ayb olmaz Yektâ güher-i gayb-ı hüviyyetdir hep Gavvâs-ı hıred behre-ver-i gayb olmaz"
Sayfa 27 - Kapı YayınlarıKitabı yarım bıraktı
"Nedîm'den sonra ârazı iyiden iyiye görülen, fakat başlangıcı daha evvele çıkan bir zevk bozulması ve dağılışı, ilhamın umumiyetle küçük ve kelime, ifade oyunlarına dayanan buluşlardan öteye geçememesinden gelen bir yoksulluk, mesnevilerde Nâbî'den beri çalışılan, fakat bir türlü sırrı bulunamayan bir yerli icat arzusu, daha ziyade nesre ait hususiyetlerin artması, bu yarım asrın şiirinin de esas vasıflarıdır. Hamlesini yöneltecek, dağınık tecrübeleri ne düzen verecek ana fikirden mahrum olduğu için bayağılıktan öteye geçemeyen bir realizm ve yerlilik zevki, daha ziyade değerlerin zayıflamasından gelen bir sensualité teşhiri, söyleyecek hiçbir şeyi olmayan insanların vakit geçirmek için konuşmasını andıran yârenlik edası ilk göze çarpan şeylerdir."
114 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.