Yıllar sonra karşılaşan iki üvey kardeş. Karanlık güçlerin tetikçisi Doğan... Yaşamın anlamını alkolde arayan eski gazeteci Adnan. Onların yaşamlarından Türkiye'nin yakın tarihi. Gündelik hayatımızı alt üst eden entrikalar, cinayetler, komplolar... Hep sözü edilen ama bir türlü gün ışığına çıkarılamayan o derin devlet. Gizli örgütler, idealist gençler, çıkarcı gazeteciler... Ergenekon'un yıllar önce yazılan romanı. 'Yaşam, kaybetmeyi öğrenmektir... Kaybetme maceramız daha ana karnından çıktığımızda başlar. Hiç emek harcamadan hüküm sürdüğümüz, dünyanın en güvenli, en yumuşak korunağını, ana rahmini kaybederiz önce. Bizden intikam almak için bekleyen dünya, sanki niye çıktın oradan dercesine, gözlerimizi yakan ışıkları, kulaklarımızı tırmalayan gürültüsü, sıcağı, soğuğu, açlığı, kiri, hastalığıyla saldırır üzerimize. Ama biz de öyle kolay kolay pes etmeyiz. Kaybettiklerimizin yerine anında başka bir şey koyarız. Hem cennetimizi yitirsek de o kutsal yerin sahibi olan annemiz bizimledir, üstelik yanında bir de baba verilmiştir emrimize. Dışarıdaki dünyaya alışmaya başlayınca, kaybettiğimiz cenneti hemen unutuveririz. Ancak büyüdükçe, bize gösterilen ilgi günden güne azalır. Azalan ilgi dünyanın bizden ibaret olmadığını gösteren bir uyarıdır aslında. Ama bu uyarıyı görmezden geliriz. Düşler kurar, hayaller uydurur, kaybettiklerimizin yerine yenilerini koyarak dünyayı kendimiz sanmayı, bu güzel yalana kanmayı sürdürürüz." (Tanıtım Bülteninden)
Tahmini Okuma Süresi: 14 sa. 30 dk.Sayfa Sayısı: 512Basım Tarihi: 3 Temmuz 2019İlk Yayın Tarihi: 2002Yayınevi: Everest Yayınları
ISBN: 9789752897403Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

512 syf.
·
Puan vermedi
#Sicim#
KLASİK AHMET ÜMİT!!! Başlığı görünce muhtemelen kötü bir yorum yazacakmışım gibi görünebilir ama konu Ahmet ümit olunca ve sapına kadar polisiye tadı veren bir kitabı olunca kötü bir şey yazmak zor. Kahramanımız hepimizin yaşamını temsil eder hiç istemediği halde kendini bir çıkmazın içinde bulur ve gazeteci kimliğinden midir bilinmez uzaklaşmak istesede bir türlü uzaklaşamaz. Cinayetler ardı ardına gelir. Kahramanımız kime guvenecegini bilemez. Bunlar olurken tabikide özel hayatida işin içine karışır ve olaylar içinden çıkılmaz bir hal alır. En sonunda herşeyin merkezinde bulunan kahramanımız tarafların kullandıkları bir kukla haline gelir, bu anlaşılınca da iş işten geçmiştir tabikide. Kahramanımız iyi olmaya çalışırken kötü, yararlı olmaya çalışırken zararlı olmaya başlar... Yazdıklarım bir bilmece gibi görünebilir. Bunları bir roman yapmakta anca Ahmet ümitin kalemine yakışır. Bir solukta okunacak bir polisiye. İlk kez Ahmet ümit okuyacaklarada ilk romanlarından olan bu romanı tavsiye edebilirim.
Kukla
KuklaAhmet Ümit · Everest Yayınları · 20198bin okunma
512 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Ben bir "Kuklayım", Gülhane Parkında
Kendi kendini sevmek kuralına taparım, der Dostoyevski. Ardından tezini şöyle savunur; dünyada herkesten çok kendini sev, çünkü dünyada her şey kişisel çıkara dayalıdır. İnsanın kendisini sevmesi ve kendisi olması bir bencillik değildir. İnsanın kendisinden çok başka bir olguyu, ideolojiyi sevmesi ve bunun beraberinde o olgu ya da ideolojinin
Kukla
KuklaAhmet Ümit · Everest Yayınları · 20198bin okunma
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.