Bahçelere tutkunluğum nereden geliyor bilmiyorum. Kim bilir, belki ben de bahçelerin yeşermekten kararmış büyüleyiciliğinde o yitirilmiş cennet duygusunu buluyorumdur.
...her iyi film biterken, hayatın, sinemaya girmeden önceki kaldığımız yerini başka türlü canlandırıp hareketlendirir. Filmin üzerimizde bıraktığı büyülü bir sisle sinemadan çıkıp sokağa karışırken, bunu derinden hissederiz.
Tütüncü kadının kendini ayrıksı kılan memelerine yüklediği cinsellik de bir çeşit hesaplaşma hatta meydan okuma değil midir? Sevişme sonrası duyulan o buzullaşan uzaklık, o yabancılaşma, parçalanmış bir cinsellik kimliğinin, sevgisiz alışverişlerin, gündelikteki faşizmin olan anlatımına dönüşmesi değildir de nedir?
Fellini çok iyi tanıyor halkını, seviyor ve hırpalamak istiyor. neşesi sığlığından, mutluluğu yüzeydeliğinden gelen ve gerçekte hayatın farkında olmayan şamatacı, hatta çocuk kalmış bu kalabalık belli bir mutsuzluk yaratıyor Fellini'de sürekli onunla hesaplaşmak, didişmek istiyor
"Otoritenin sırrı nedir bilir misiniz, Miss Madrigal? Muamele tarzını sık sık değiştirmek. Açıklanamaz bir şey bu. Gök gürlemesi, şimşek, sonra da birdenbire güneş. Beni bırakamaz o" A.g.e