Kumların Kadını
Kobo AbeKumların Kadını Gönderileri
Kumların Kadını kitaplarını, Kumların Kadını sözleri ve alıntılarını, Kumların Kadını yazarlarını, Kumların Kadını yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Özgürlüğe özendikçe özgürce davranışlardan nefret etmekten kendilerini alamıyorlardı.
Sayfa 59Kitabı okuyor
Umutlar başkalarına anlatmak için vardı, kendi hayalleri için değil.
Sayfa 59Kitabı okuyor
Bir an olsun ara vermeden,insanı kendisine sıkı sıkı sarılmaya zorlayan gerçekliğin bunaltıcılığından nasıl da farklıydı.
Sayfa 17Kitabı okuyor
Peki, durağan hâl varlık için vazgeçilmez miydi? O tiksindirici rekabeti başlatanda sabit kalmaktaki ısrarımız değil miydi? Sabit olmayı bırakıp kendimizi kumun akışına bırakıversek rekabet de ortadan kalkacaktı.
Sayfa 17Kitabı okuyor
Gerçeklik sadece önemli şeylerden oluşsaydı, kafanıza göre dokunamayacağınız, tehlikeli, camdan bir yapı olurdu.
Kadın sessizdi. Cevap vermediği gibi kendini savunmaya da yeltenmiyordu.
Sayfa 52Kitabı okuyor
Ama şu susman yok mu,en kötüsü o.
Sabrın kendisi yenilgi değildi. Sabrı yenilgi olarak düşünmek ise asıl yenilginin başlangıcıydı.
Sayfa 158 - Monokl Yayınları, Beşinci BasımKitabı okudu
Kimsenin nadir bir tırtılı kurtarma görevi olmadığı gibi, onu yargılamaya da hakkı yok.
Sayfa 156 - Monokl Yayınları, Beşinci BasımKitabı okudu
Kış uykusuna yattığını düşünmek kulağa hoş geliyordu ama iyice köstebeğe dönüp bir daha gün ışığına çıkma hevesini kaybetmiş olmasındı sakın?
Sayfa 154 - Monokl Yayınları, Beşinci BasımKitabı okudu
Yalnızlık, bir hayalin peşinden koşup doyurulamayan arzular demekti.
Sayfa 153 - Monokl Yayınları, Beşinci BasımKitabı okudu
Ne de olsa erkekler, kırıntılara ve parçalara kendilerini kaptırmaya kadınlardan daha müsaittirler.
Sayfa 137 - Monokl Yayınları, Beşinci BasımKitabı okudu
''Sen zamanı dikine yaşayabilir misin? Zamanın doğrusal akışını değiştirebilir misin?
''Dikine yaşarsam ne olur?''
''Mumya olursun, başka ne olacak.''
Sayfa 129 - Monokl Yayınları, Beşinci BasımKitabı okudu
Sakın aşağıya bakma! Çok az kaldı. Yüzeye varınca bunların hepsi hatıra defterinin sayfaları arasındaki bir çiçekten ibaret olacak. İster zehirli ister etobur olsun, ince, saydam, renkli bir kâğıda dönüşecek. Sonra da lamba ışığına doğru tutulup, oturma odasındaki çaylı sohbetlerin çeşnisi hâline gelecek. Ama bu sana bağlı...
Sayfa 123 - Monokl Yayınları, Beşinci BasımKitabı okudu