Ahlâk olmadan; kanunların kifayetsizliği nasıl bir gerçekse, ahlâkı pratik hayatımıza intikal ettiren âdâb-ı muâşeret olmadan da hayatımıza yön veremeyiz. Yani, âdâb-ı muâşeret olmadan ahlâk olmaz, ahlâk olmadan da kanunların tek başına yeterli olabileceğini söylemek yeterli olmaz. Bir toplumda âdâba riayet edilmiyorsa, o toplumda ahlâksızlık had safhaya ulaşmış demektir. Maalesef, hukuka ve nizama saygı duymayan toplumun da zamanla dejenere olması kaçınılmaz bir sondur. İşte bu kitapta, Allah'ın ayetleri, peygamber efendimizin hadisleri ve islâm âlimlerinin istişareleri sonucunda, tespit edilen muâşeret esasları anlatılmaktadır. Özellikle okumanızı ve hayatınıza empoze etmenizi tavsiye ederim...