Kur'an'a Göre Dört Terim

Ebu'l A'lâ el-Mevdudi

Oldest Kur'an'a Göre Dört Terim Quotes

You can find Oldest Kur'an'a Göre Dört Terim quotes, oldest Kur'an'a Göre Dört Terim book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Göklerde de tek ilah O’dur, yerde de tek ilah O’dur. Hakim ve Alim de O’dur. (yani O, göklerde ve yerde hakimiyet sağlamak için gerekli ilim ve hikmete sahiptir.)
Zuhruf 84
Yani Nemrut, hakkın ortaya çıkmasından sonra, tutması gereken yolu tutmayıp, despotça idaresini sürdürmüş, hem başkalarına ve hem de kendisine zulmetmeyi tercih etmiş, Allah da onu hidayet aydınlığından mahrum bırakmıştır. Çünkü, bizzat istemeyene hidayetini zorla dayatması Allah’ın sünnetinden değildir.
Reklam
Kur'an'ın tüm daveti yalnızca Allah Teala'nın Rab ve İlah olduğu şeklindedir. O'ndan başka ne herhangi bir uluhiyet ne de bir rububiyet vardır. O'nun şeriki de yoktur. Bu yüzden sadece O'nun ilah ve Rab olarak kabul edilmesi, O'ndan başka herkesin ilahlık ve rablik iddiasının reddedilmesi, O'na ibadet edilip başkalarına edilmemesi, dinin yalnız O'na has kılınması, başka dinlerin ise reddedilmesi gerekmektedir. "Senden önce hiçbir peygamber göndermedik ki ona 'Benden başka ilah olmadığından (sadece) bana ibadet ediniz' diye vahyetmiş olmayalım" (Enbiya 25) "De ki 'Herşeyin Rabbi O olduğu halde Allah'tan başka Rab mi edineyim? " (E'nam 164)
Sayfa 9 - özgün yayıncılık
Allah'ın Rab olduğuna nazari bir şekilde inanmış olmakla beraber, siyasi ve medeni ahlak işlerinde bu varlıkların rubibiyetine teslimiyet gösteriyorlardı. İşte tarihin, ilk anından beri, peygamberlerin yıkmak için devamlı olarak gönderildikleri asıl yanlışlık budur.
Kur’an-ı Kerim Araplara indirildiği için herkes İlah’ın ne manaya geldiğini,Rab diye kime hitap edildiğini biliyordu.Çünkü bu iki terim onların günlük konuşmalarında önceden beri kullanılıyordu.Onlar bu terimlerin hangi manalara atfedildiğini biliyordu.Bu yüzden onlara “Yalnızca Allah,İlah ve Rab’dir,O’nun ilahlık ve rabliğinde başka bir kimsenin kesinlikle ortaklığı yoktur” denildiğinde onlar bunu tamamen anlamışlardı.Onlar hiçbir şüphe ve karmaşıklığa mahal bırakmadan başkaları için nelerin nehyedildiği ve nelerin Allah Teala’ya mahsus kılınacağını idrak etmişti.İslam davetine muhalefet edenler,Allah’tan başkasının ilahlık ve rabliğini inkar etmenin ne manaya geldiğini bilerek karşı çıkmıştı.İman edenler de bu akideyi kabul etmekle neleri bırakmaları ve neleri seçmeleri gerektiğini biliyordu
Bu noktada,söz konusu niyaz ve yardımı beklenen ilahın keyfiyetinin iyice anlaşılmasını gerekli görüyorum.Eğer ben susayıp ta su getirmesi için hizmetçimi veya hastalanıp beni tedavi etmesi için doktoru çağırıyorsam;ne bu çağırma niyaz olarak nitelendirilebilir ve ne de bu,hizmetçi ya da doktoru ilahlaştırmak manasına gelir. Çünkü bütün bu olanlar sebep ve sonuç zinciri içerisinde gerçekleşmektedir,dışında değil.Ancak eğer ben susuzluk hali ya da hastalık durumunda hizmetçi ya da doktoru çağırmak yerine,herhangi bir veli ya da putu yardımıma çağırırsam, bu tabii ki onları ilahlaştırmak ve onlara dua etmek olur.Çünkü,benden yüzlerce kilometre uzakta bir kabirde istirahat etmekte olan veliyi yardımıma çağırmam,onun bu haliyle beni duyup işittiğini kabul ettiğim manasına gelir.Bana göre,o,sebepler alemine hükmetmektedir ve bu yüzden de bana su yetiştirmeye ya da hastalığımı gidermeye kadirdir.
Reklam
433 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.