Küskün Kahvenin Türküsü

Carson McCullers
"(...) Bir seven vardır, bir de sevilen. Ama bunlar başka başka beldelerin insanlarıdır. Sevilen çoğu zaman sevenin içinde uzun zamandır saklı duran sevgi için yalnızca bir uyarıcıdır... En sıradan birisi coşkun, ateşli ve bataklıktaki zehirli zambaklar kadar güzel bir sevginin nesnesi olabilir..." Carson McCullers daha yirmi üç yaşında yazdığı Yalnız Bir Avcıdır Yürek adlı romanıyla ABD’deki edebiyat çevrelerinde adını duyurmuş ve gerçek olduğu kadar karamsar da olan bir varoluş felsefesi içeren yapıtlarıyla okuru, insanlık durumunun temelindeki ruhsal yalnızlığın derinlikleriyle tanıştırmıştı. Küskün Kahvenin Türküsünde ise daha önceki romanlarının ortak teması olan "sevgi felsefesi"ni daha da geliştirerek sevginin doğasına ilişkin gerçek bir kurama dönüştürür. Kitapta yer alan altı öyküde de yalnızlıklarını duyumsayan karakterlerle karşılaşırız... Çocukluktan genç kızlığa geniş sancılarını yaşayan bir kız... Yabancı bir ülkede yaşayan ve sevgisizliğin ne denli acı vereceğini geç anlayan bir erkek... Yaşamını biraz olsun tekdüzelikten kurtarmak için hayalinde farklı bir yaşam sürdürmeye çalışan bir dilini yaratan ve derinlemesine hisseden kahramanların öyküsünü anlatır Küskün Kahvenin Türküsü. (Lula) Carson McCullers 1917 yılında Georgia'nın Columbus şehrinde doğdu. Beş yaşından itibaren piyano dersleri almaya başladı. 17 yaşında New York Julliard School of Music'e müzik eğitimi için gitti, ancak okula devam etmeyerek kendini yazı çalışmalarına verdi. Columbia ve New York Üniversiteleri'nde yaratıcı yazım dersleri aldı. Story dergisinde öyküleri yayımlandı. 1937 yılında pek başarılı olmayan bir yazar olan Reeves MCCullers ile evlendi. 30'lu yaşların başında geçirdiği felç nedeniyle sol tarafını kullanamayan McCculers 1967 yılında öldü. 20. yüzyılın en önemli yazarlarından biri olarak kabul edilen yazarın Yalnız Bir Avcıdır Yürek isimli kitabı da yayınlarımız arasındadır.
157 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1951
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

157 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Öncelikle benim elimdeki kitap, De Yayınevi tarafından 1967 yılının nisan ayında 1. baskı olarak çıkarılmış bir cep kitabı. Yani şimdilerde satılan Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları kitabı değil. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları'ndaki aynı ismi taşıyan kitap, yazarın 7 öyküsünden oluşan bir eser. Fakat benim elimdeki De Yayınevine ait
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · De Yayınevi · 19671,464 okunma
158 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
~116° | Küskün Kahvenin Türküsü
Merhaba. Samipaşazade Sezai'nin
Küçük Şeyler
Küçük Şeyler
'i hayatımızdaki küçük şeylerin bizi nasıl mutlu ya da üzgün kılabileceği üzerine yoğunlaşan hikâyeler içeriyordu. Bu kitap bize ''neyin değil, nasıl anlatıldığının'' mühim olduğunu ve aslında küçük şeylerin de bir hikâyeye konu edilebileceğini anlatıyordu.
Carson McCullers
Carson McCullers
'ın
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin Türküsü
'sü bana bu kitabı anımsattı. Bu yüzden bence Küskün Kahvenin Türküsü, Türk edebiyatındaki Küçük Şeyler'in Amerikan edebiyatındaki karşılığı. Bu kitap da daha çok yalnızlığı ele almış. Toplam 7 hikâyeden oluşuyor: 1. Küskün Kahvenin Türküsü 2. Harika Çocuk 3. Jokey 4. Madame Zilensky ile Finlandiya Kralı 5. Konuk 6. Bir Aile Sorunu 7. Bir Ağaç, Bir Taş, Bir Bulut Her biri seni insanın varoluşundaki ruhsal yalnızlığın derinliklerinde dolaştıran bu hikâyelerin bana göre en sinir bozucusu ve etkileyicisi ''Küskün Kahvenin Türküsü'' idi. Kuzen Lymon ve Miss Amelia arasında yaşananları asla beklemezdim. Onun dışında ''Bir Aile Sorunu'' da yaşadıklarım daha farklı bir seyir izlese bile çocukluğumla yoğun bir şekilde bağdaştırabildiğim bir hikâye oldu. Küçük Şeyler'e yazdığım incelemeyi de okuyabilirsin. #114063185 Keyifli okumalar!
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma
157 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
‘Her şeyden önce, sevgi iki kişi arasında ortak bir yaşantıdır. Ama ortak bir yaşantı olması, ikisi içinde benzer bir yaşantı olduğu anlamına gelmez. Bir seven vardır bir de sevilen. Ama bunlar başka başka diyarların insanlarıdır. Sevilen çoğu zaman sevenin içinde uzun zamandır saklı duran sevgi için yalnızca bir uyarıcıdır. Her nasılsa, seven de
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma
157 syf.
·
Puan vermedi
·
29 saatte okudu
Yazarla tanışma kitabım olan Küskün Kahvenin Türküsü, yedi adet öyküden oluşuyor ve kitaba adını veren ilk öykü. Sevgi etrafında şekillenen öyküler, hayatın içinde bir kesit gibi vurucu sonlara sahip. Özellikle ilk öykü, çok kuvvetli, yarıda bırakamıyorsunuz. Dostluk, yalnızlık, ihanet ve güçlü olmakla alakalı. Ancak kitaptaki diğer öyküler, ilki kadar vurucu değil. Son öykü olan Bir Ağaç, Bir Taş, Bir Bulut'ta yer alan, "Sonradan içimde çok boşluk kaldı. Hiçbir zaman sevgiyi tatmamış bir adamım ben." cümlesi beni baya hüzünlendirdi. Realist hikayelerin yer aldığı güzel bir kitap...
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma
157 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap 7 tane hikayeden oluşan bir öykü kitabı. Genelde “Sevgi” teması içeriyor her bir öykü. Ama her birinde farklı açılarla ele almış sevgi temasını. “Kasaba iç sıkıcıdır” diye başlayan cümle ile ilk öykümüze kitaba ismini veren öyküyle başlıyoruz kitaba. İlk öykü gayet açık akıcı sevgi açlığı olan bir kadını ele alıyor sonrası farklı farklı olaylar çorap söküğü gibi geliyor. İlk öykü gayet açık şekilde bitiyor fakat sonraki öykülerin bazıları çok ucu açık bir şekilde bitiyor açıkçası aralarında çok sevdiğim bazı öyküler oldu ve devamının gelmesini istedim. (Tabiri caizse böyle bitmemeli diye düşündüm) Fakat kitapta her bir öyküde “en çok da ilk öyküde” hiç bir insanın mükemmel olamayacağına, sevginin ilk etapta fiziksel ama sonradan tamamen ruhsal olduğuna çokça değiniyor yazarımız. Genel olarak akıcı dinlendirici yalın cümlelerle yazılmış bir kitap.
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma
157 syf.
·
Puan vermedi
Birbirinden ilginç ve bir o kadar da sıradan görünen öyküler kitabı Küskün Kahvenin Türküsü. Öykülerin merkezinde 'Sevgi' var. Bu merkezdeki karakterler gayet insani bir sakinlikle diğer temel ögelerden olan 'yalnızlık' ile iç içedirler. Sevgiyi tatmaları, yaşadıkları yalnızlıkla bir acının sakinliğini doğuruyor kitapta. Acele etmiyor yazar. Özellikle de kitaba adını veren öyküde her adım işleniyor. Bir diğer temel öge de 'Müzik'. Müziği her öyküye yerleştiriyor yazar ve öyküler arası farklılığı keskin yaşasak da fonda hep bir müziğin çaldığını hissediyoruz. Bu da sanki tek bir mekan duygusu veriyor. Oysa şehirler, ülkeler dolaştırıyor yazar. Yalnızlığın getirdiği pek de bariz olmayan acıyı yaşatana kadar yazar bize bir karakter dünyası sunuyor ve kimi yerlerde bir heyecanımsı anlar doğuruyor. Karakterlerin durulma sıralarında ise her şey gitmekle son buluyor: Sevilen gidiyor, seven gidiyor, yaşam gidiyor...
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma
·
Puan vermedi
"Evlat, sevmeye nereden başlamalı biliyor musun? "Bir ağaçtan. Bir taştan. Bir buluttan. " #ocakayı nın son paylaşımı ile geldim. Küskün Kahvenin Türküsü yedi öyküden oluşuyor. En uzun ilk öykü kitabın ismini de veren #küskünkahvenintürküsü Her öykünün ana teması yalnızlık, sevgi, pişmanlık ve bu duyguların karmaşasından yola çıkarak öykülere birazda kasvet vermiş. Ilk öyküyü okurken kasveti çok fazla hissettim lakin bittiğinde çok sevdim ve üzüldüm. "Dünyaya gözlerini açınca acımasızlıkla karşılaşan çocuğun yüreği de tuhaf bir değişime uğrayabilir, incinmiş bir çocuğun yüreği büzüle büzüle ilerde bir şeftali çekirdeği kadar sert ve pürüzlü olur" Her bir öykü farklı karakter, karakterlerin yaşama tutunma çabalarıyla derinlemesine inen olay örgüleriyle çok güzel nasıl desem , biraz tuz, biraz şeker serpiştirilmiş tatda öyküler . Duygu geçişleri yaşadım, yaşamın içindeki sevgisizliği pişmanlık ve ruhsal yalnızlığı , çocukluktan birden çıkıp genç kızlığı bile yaşayamamış Miss Amelia en çokta ona üzüldüm. Öyküleri bu yüzden çok seviyorum okuyucuyu duygudan duyguya sürüklüyor. Tabi kii seve seve okumanızı öneririm. Bu güzel eseri
Okuyan kadinlar kulubu
Okuyan kadinlar kulubu
#heraybirklasikokuyoruz etkinliği dahilinde okudum. Mavi gibi sonsuz, yeşil gibi umutlarımız var olsun hep
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma
157 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
7 kısa öyküden oluşan bir kitap. Pek beğenemedim. İlk öykü ve son öykü güzeldi ama diğerlerini okumuş olmak için zorla okudum. Son öyküde sevgiden söz ediyor. İnsanın sevmeye ilk bi kadından başlamaması gerektiğini , ilk önce ağacı bulutları balıkları sevmeye başlaması gerektiğini anlatıyor. İçindeki boşluğu; o sevgi boşluğunu önce onlarla doldurması gerektiğini anlatıyor ki daha mutlu olabilsin.
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma
157 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Kitabın ismini aldığı bu uzun öyküde Mccullers öyküsünün ilk cümlesiyle, Terimin tam anlamıyla yeraltı edebiyatına giriş yapıyor. Öyle ki “kasaba iç sıkıcıdır” cümlesiyle başlayan ve devam eden sayfalarda öyle bir kasvetli hava çiziliyor ki şahsım ilk iki sayfayı okuduktan sonra bir dinlenme ihtiyacı hissetti. Burada bahsedilen karakterlerde bir aşk arayışından çok toplumun belirli uzak karakterlerinin (spoiler) kambur, baş karakter ve kocası- sevgi ihtiyacından doğan bir üçleme -trium- söz konusu. Nitekim kambur, hem bu özelliğiyle hem de çirkin olmasıyla fiziksel olarak toplumun dışında bir karakter olarak resmedilmiş, baş karakter, yine fiziksel anlamında 182 cm boyuyla kaslı ve yapılı bir kadın olmasıyla düşünülen ortalama bir kadın ölçülerinin dışında kalmasıyla resmedilmiş bunun yanında manevi olarak da insanlarla ilişkisinin minimum tutan bir görüntü sergilemiş, kocası ise, tam tersine fiziksel olarak mükemmel bir görünüşte olup psikolojik ve manevi özellikler bakımından toplumun dışına itilmiştir. Burada baktığınızda karakterler açısından bir karşıtlık, ayrıklık -dichotomy- beliriyor. Bu yönüyle mccullers hiç bir insanın tam anlamıyla mükemmel olamayacağını bizlere anlatmak istiyor sanki, nitekim dünyada iyi ya da kötü şeyler yoktur, olaylara verdiğimiz anlamlara göre her şey değer kazanır düşüncesinin vurgulandığını görüyoruz.
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma
157 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Kitaba başlarken bütün bir kitap olduğunu düşünerek başlamıştım aslında ama öyle değilmiş. Hem 1. hikaye olan hem de kitaba ismini veren Küskün Kahvenin Türküsü bölümü bitip de 2. hikaye başlayınca biraz hayal kırıklığına uğramadım değil çünkü böyle parça parça kitapları pek sevmiyorum ve 1. hikayede çok güzel ilerliyordu. Genel olarak güzel bir kitaptı, okurken keyif aldım. Özellikle son hikaye olan Bir Ağaç, Bir Taş, Bir Bulut'ta.
Küskün Kahvenin Türküsü
Küskün Kahvenin TürküsüCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,464 okunma

Yazar Hakkında

Carson McCullers
Carson McCullersYazar · 6 kitap
Roman, kısa öykü, oyun, deneme ve şiir türlerinde eserler üretmiştir. İlk romanı "The Heart Is a Lonely Hunter" (Yalnız Bir Avcıdır Yürek), Amerika Birleşik Devletleri'nin güney eyaletlerindeki toplumdan dışlanmış, uyumsuz karakterlerin manevi yalnızlıklarını konu alır. Yazar diğer eserlerinde de benzer mekanları ve temaları kullanmıştır. McCullers 1917 yılında Columbus, Georgia'da orta sınıf bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Asıl adı Lula Carson Smith idi. Annesi Amerika Konfedere Devletleri'nde savaş kahramanı olan zengin bir arazi sahibinin torunuydu. Babası ise tıpkı "Yalnız Bir Avcıdır Yürek" romanındaki Wilbur Kelly karakteri gibi bir saatçi ve kuyumcuydu. McCullers on yaşından itibaren piyano dersleri almaya başladı. Babası ilk daktilosunu 15 yaşındayken hediye etti. 1934 yılında, 17 yaşındayken New York'taki Juilliard School of Music'de piyano eğitimi almak üzere evden ayrıldı. Fakat şehre varmasının ardından okula hiçbir zaman devam etmedi. Hizmetçilik yapmaya ve Dorothy Scarborough'un Columbia Üniversitesi'nde geceleri verdiği yaratıcı yazarlık derslerine katılmaya başladı. Yazar olmaya karar McCullers'ın otobiyografik öğeler taşıyan Wunderkind isimli hikayesi 1936 yılında Story dergisi'nde yayınlandı. Bu öykü yazarın "The Ballad of the Sad Cafe" isimli kitabında da yer almaktadır. 1935'ten 1937'ye kadar, çalışmalarını ve sağlığının elverdiğini ölçüde zamanını, Columbus ve New York arasında böldü. Eylül 1937'de, eski bir asker ve yazar olmak isteyen Reeves McCullers ile evlendi. Evlilik hayatlarına Reeves'in iş bulduğu Charlotte, North Carolina'da başladılar. Çift, McCullers yazarken Reeves'in maaşlı bir pozisyon almasıyla başlayarak, yazar olarak dönüşümlü sırayla ve ardından evin geçimini sağlamak için bir anlaşma yaptı. Bir yazar olarak nihai başarısı, edebi hırslarını engelledi. Carson ve Reeves McCullers 1941'de boşandı. Reeves'den ayrıldıktan sonra Harper's Bazaar'ın editörü George Davis ile yaşamak için New York'a taşındı. Brooklyn'deki bir sanat komünü olan Şubat Evi'ne üye oldu. 1945'te Carson ve Reeves McCullers yeniden evlendi. Üç yıl sonra, şiddetli depresyondayken intihara teşebbüs etti. 1953'te Reeves, onu kendisiyle birlikte intihar etmeye ikna etmeye çalıştı, ancak Reeves kaçtı ve Reeves, Paris'teki otellerinde aşırı dozda uyku ilacıyla kendini öldürdü. McCullers hayatı boyunca çeşitli hastalıklardan ve alkolizmden acı çekti. 15 yaşında romatizmal ateşe yakalandı ve bu da romatizmal kalp hastalığına yol açtı. Devam eden kalp hasarının bir sonucu olarak, McCullers gençliğinde bir felç geçirdi. Hayatının son yirmi yılını Nyack, New York'ta geçirdi. 29 Eylül 1967'de beyin kanamasından sonra 50 yaşında öldü. Oak Hill Mezarlığı'na defnedildi
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.