Türk öykücülüğüne ve düşünce dünyasına yeni fikirler ve boyutlar kazandırarak unutulmaz eserler veren Rasim Türk öykücülüğüne ve düşünce dünyasına yeni fikirler ve boyutlar kazandırarak unutulmaz eserler veren Rasim Özdenören, öykü ve düşüncedeki istikrarlı ve güçlü konumuyla kendinden sonra gelen pek çok yazarı etkiledi. Türkçeyi doğru ve güzel kullanmaktaki mahareti, insan ruhunun sırlarına vâkıf olması, gözlemciliği, ayrıntıları yakalamadaki ustalığı, dilde ve muhtevada yerli duruşu her kesimde kabul gördü. Öyküleri; özetlenemez oluşuyla, her defasında yeniyi ve yenilenmeyi yakalamasıyla dikkat çekti. Benliğimizi, bilincimizi tazeleyen, okuyucusunu tekraren kendine çağıran metinler ortaya koydu. Toplumdaki değişmeyi, yabancılaşmayı, uyumsuzluğu, modern çağın insanının dramını ve trajiğini sergilemedeki başarısıyla özgün bir yere sahip oldu. Bu özellikleriyle edebiyat ve düşün dünyamızın bilgesi olarak anıldı. Türk öykücülüğünün ve deneme yazarlığının gelmiş geçmiş en usta kalemlerinden biri olarak temayüz etti. Kuyu; arayışı durmadan arayışı, varlığın, hakikatin, nefsin ve ruhun arayışını anlatıyor. İnsan olarak her birimizin karanlık kuyularından, sayıklamalarından, rüyalarından, çelişkilerinden, ikilemlerinden, nefsin ve ruhun savaşından bahsediyor. Dünya kuyusuna düşmüş insanın öyküsüdür anlatılan…
Author:
Rasim Özdenören
Rasim Özdenören
Estimated Reading Time: 3 hrs. 10 min.Page Number: 112Publication Date: 19 January 2022First Publication Date: February 2017Publisher: İz Yayıncılık
ISBN: 9789753553926Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak

Comments and Reviews

See All
112 syf.
10/10 puan verdi
“Soluk alıp vermesi, kımıltılar..canlı varlığın görünen bütün devinimleri… her şey, her şey ona aczini, zavallılığını haykırıyordu. Ama ah, şimdi uyuması gerekiyor.” Ülfet.. Günümüz Türkçesiyle; alışma. Gönül perdelerimizi şöyle bir sıyırırsak binbir mucizeyle dayalı döşeli şu kâinata kaç gaflet perdesinin ardından bakıyoruz, göreceğiz. Şu yağan
Kuyu
KuyuRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 2022892 okunma
Reklam
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 1 hours
Hayatı sorgulatan, içinde bulunduğumuz kuyuyu gün yüzüne bir hikaye güzelliği ile çıkaran Rasim Özdenören’in kalemi yine konuşuyor. Bizi, bizde, biz ile beraber anlatıyor. Hani günümüzün revaçta olan konularından biridir “Tükenmişlik Sendromu”. Derler ben tükendim kardeşim, bu sendroma yakalandım diye. Yok kardeşim, sen kendi kuyunda, kendinden habersiz, bi çare kayboluyorsun. Bunun adına da tükenmek diyorsun. Diyorsun çünkü o kuyu seni boğuyor. Somut anlamda düşünürsek Yusuf (a.s)’ın atıldığı kuyu gibi. Sen nefs ile âkıbet’in arasında bir kuyu içerisinde debelenen bir yolcusun. Ve bu yolculuk ise, ancak o kuyunun farkında olabilme kaydı ile bir amaca erişebiliyor. Eser de bu durum yine bir Yusuf karakteri aracılığıyla derin bir kuyu yolculuğunda aktarılmış. Nefs mutluluğu, dünya güzelliği Züleyha mı, sonsuz güzellik Bâki mi? Bu tartışma çerçevesinde yazılmış bi eser. Öyle ki kendimizi irdelememiz, dönüp aynaya bakmamız açısından okunması gereken bir kitap. Yedi güzel adam güzelliğini ve insana dair bitmek bilmeyen kederini aktarmış Rasim Özdenören. Zarifoğlu’nun dediği gibi; Yedi dinmez kedersiniz, uslanmaz yedi güzel adam. Bu eserdeki kederimizle kederlenebilmek duasıyla. Keyifli okumalar :)
Kuyu
KuyuRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 2022892 okunma
112 syf.
·
Not rated
·
Liked
Bir yerlere gitmek amacını şaşırmadan gerçeklik duygusunu yitirmeden gitmek durmamacasına gitmek / bir ânın içine sıkıştırabileceği hayatı buydu işte.
Kuyu
KuyuRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 2022892 okunma
Reklam
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.