Çocukluk yıllarımızda müthiş bir heyecanla okuduğumuz fablları şimdi tekrar okuyor olmak, o müthiş heyecanı bir kez daha yaşamamızı sağlıyor. Fabllar insana, hayvana, bitkiye, canlıya ve dolayısıyla doğaya olan sorumluluğu bir kere daha hatırlamamızı sağlıyor. Bugün insan dışındaki canlı-cansız varlıkların da konuşabildiğini düşünmek animist bir düşünceden ibaret değil. Tüm bu varlıkların da bir dili var. Bizim bu sıra dışı dili bilmiyor olmamız onların varlığını ortadan kaldırmadığı gibi, haklarını da görmezden gelmemizi gerektirmiyor. Hem insan yaşamının, tüm bu canlıların doğal yaşamının garantisi ile birlikte daha sağlıklı olacağını kim reddedebilir?
Sabah uyanıp da pencereni açtığında burnuna dolan papatya kokusunun ve kulaklarındaki kuş cıvıltılarının ruhuna nasıl da iyi geldiğini bir düşün. O halde kendine, papatyaya ve kuşlara teşekkür et. Merak etme, onlar seni anlar!