Labirentindeki General
Gabriel Garcia MarquezHigh Rated Labirentindeki General Reviews
You can find High Rated Labirentindeki General quotes, high rated Labirentindeki General book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Score
7.6Out of 10
Labirentindeki General - G.G.Marquez
Bir yandan Gabriel Garcia Márquez, nam-ı diğer Gabo, ustanın dilimize çevrilmiş 19 kitabından 14'üncüsünü de okumuş olmanın verdiği müthiş edebi hazzı yaşarken, bir yandan da külliyatın sonuna yaklaşmanın verdiği üzüntü usul usul beni sarmaya başladı. Okuduğum her kitabında, kurduğu cümlelere yüklediği anlamlar ile hayranlık seviyemin dozunu başka
Labirentindeki General, Kolombiyalı Nobel ödüllü yazar Gabriel Garcia Marquez'in 1989 tarihli bir eseridir. Güney Amerika'nın kurtarıcısı ve lideri Simon Bolivar'ın son yedi ayının kurgusal bir ifadeyle yansıtıyor. Kitap, Bolivar'ın Avrupa'ya sürgünü için Güney Amerika'dan ayrılışına dair Bogota’dan Kolombiya’nın Karayip kıyı şeridine olan son yolculuğunu aktarıyor. Kurtarıcı sıfatına sahip Bolivar’ın geleneksel kahramanlık tasvirini bırakan Garcia Marquez, fiziksel açıdan hasta ve zihinsel açıdan ise yorgun haldeki erken yaşta yaşlanmış zavallı bir kahramanının portresini çiziyor. Bu eser, Bolivar'ın yaşamının labirentini, “umutsuzluk, hastalık ve ölümün, sevgi, sağlık ve yaşam üzerinde galip geldiği” anılarıyla öyküsel bir şekilde ortaya çıkarıyor.
Başlıca karakterleri listelemekte yarar görüyorum.
General: Bu eserdeki baş karakterdir ve “Kurtarıcı” olarak da adlandırılan General Simon Bolivar’dır.
Jose Palacios: Bolivar’ın uzun süredir hizmet veren uşağıdır.
Manuela Saenz: 27 yıl önce karısının ölümünden beri General’in uzun süre sevdiği kadındır.
General Francisco de Paula Santander: General, geçmişte yansıttığı gibi, çoğu kez eski arkadaşı Francisco de Paula Santander’ı düşünür ve hayal eder.
Mareşal Antonio Jose de Sucre: General’in samimi bir arkadaşıdır.
General Jose Maria Carreoo: Bir savaşta yaralandıktan sonra sağ kolu kesilmiş maiyetindeki biridir.
Fernando: General'in yeğeni ve en istekli ve sabırlı memurudur.
Maria Teresa Rodriguez del Toro y Alayza: Evlendikten kısa bir süre sonra ölen General'in karısıdır.
Sadece romancılık değil, arka planında gazetecilik mahareti de bulunan bu usta işi romanı kısa sürede hakkıyla okuyup anlayabilmek için usta bir okur olmak gerekiyor. Usta okurluktan kastım, uzun cümlelerle örülmüş, ince detaylarla bezenmiş, hem olay hem karakter kurgusu kompleks bir metni, yüksek dikkat seviyesiyle kısa sürede okuyup anlayabilecek bir okur olmak. (Ben özellikle dikkat toplamakta zorlandığım için pek çok paragrafı defalarca tekrar okuyarak, bir çok karakterin kim olduğunu hatırlamayarak romanı uzun sürede bitirebildim.)
200 yıl önce, halkını sömürge altında yaşamaktan kurtarıp bağımsızlık kazandırmış bir generalin hem siyasi hem özel hayatıyla ilgili o kadar ince detaylar bulunuyor ki çoğu insan kendi hayatını bile bu kadar detaylı anlatamaz.
Bu detaylarla dönemin siyasi manzarası ve muzaffer bir generalin bu zafer uğruna feda ettikleriyle ilgili iç hesaplaşması dışında, insanların -yalnızca generalin değil- önceliklendirdiği amaçlar uğruna nasıl gözü kara olabildiği, bugün hayata atılma yaşlarına o günlerde ne kadar şey sığdırılabildiği, teknoloji olmayan günlerde mali imkanları en güçlü insanların bile günlerini nasıl geçirdiği, sokaklarda akbabaların leş yediği kasabaların normal olabildiği ya da ölümün pençesinde bir insanın geleceğe bakış açısı gibi pek çok izlenim ediniyoruz.
güney amerika lideri simon bolivar'ın son yıllarını anlatan bir kitap. neredeyse tüm hayatı boyunca ispanyol sömürgesini amerika'da yok etmek için çalışmış bir general, bir diktatör simon bolivar. bence yaşam öyküsü zaten ilgi çekici, bir de üstüne marquez tarzıyla okumak gerçekten çok etkileyici oluyor.
bu fikrime herkes katılmayabilir ama bence marquez elinden geldiğince objektif olarak yazmış bu kitabı. bolivar'ı ne çok iyi ne çok kötü göstermiş, olduğu gibi yansıtmış sanki.
kitap boyunca tekrar eden bir söz var, generalin sadık uşağı jose palacios tarafından söyleniyor: "efendimin ne düşündüğünü yalnızca efendim bilir." generalin ani karar değişiklikleri, sebebini kimsenin anlayamadığı emirleri için kullanır bu sözü. bu kararların, emirlerin sonundaysa hemen her zaman bir mantığı olduğu ortaya çıkar. zira kendisi bu kararları sayesinde birçok kez suikast girişimlerinden sağ çıkmış.
kitabın sonuna bolivar'ın hayatının kronolojisi eklenmiş ki bu da okurken takip etmeyi, bahsedilen olayları anlamayı kolaylaştırıyor bence.
280 syf.
8/10 puan verdi
Roman Amerika tarihini anlatan gerçek bir öyküden esinlenilmiş. Güney Amerikayı bağımsız bir Amerikaya çevirmeye kendini adamış bir generalin yani Simon Bolivar'ın ölüme giden yolculuğunu anlatıyor. Romanda geçen karakterler Simon Bolivar'ın hayatında olan kişilerden oluşuyor ve hepsi kendi adlarıyla yer ediniyorlar. Romanın sonunda yer alan bölümde çok detaylı bir araştırma yaptığını görmek mümkün. Ancak bu romanda gazeteci kişiliği yazar kimliğini bastırmış gibi görünüyor.