Melankoli

Lacivert Dergi - Sayı 32

Lacivert Dergi
YÜZDE 100 DÜŞÜNCE GÜCÜYLE YA KÖTÜ YOLA YA DA HAPSE...
İlk okuduğum kişisel gelişim kitabı "Yüzde 100 Düşünce Gücü" türünden bir başlığa sahipti ve New Age öğretilere dayanan kitapların Türkiye'de iyiden iyiye giriş yaptığı 90'lı yıllarda spiritüalizm ve kişisel gelişim karışımı tercüme yayınlarıyla tanınan Akaşa Yayınları tarafından yayınlanmıştı. Kişisel gelişim öğretilerinin yanında modern ezoterik akımlara kendilerini iyiden iyiye kaptırmış olan ama bununla beraber bankacılık alanında kariyerlerini sürdüren iki dostumun ısrarlı tavsiyeleriyle okumaya başladım bu kitabı. O dönem dünyada da hayli ses getirmiş olan bu çok iddialı kitap özetle hedefiniz ne olursa olsun asla vazgeçmeyip karşılaşılan engeller ne olursa olsun her şartta o amaca yönelmeyi salık veriyor ve böylelikle eninde sonunda isteklerimizin gerçekleşeceğini iddia ediyordu. Tasavvufi ve metafizik konulara hayli meraklı ama bunun yanında akıl, mantık ve sorgulamayı elden bırakmayan bir insan olarak bu kitapta önerilenleri fazla ciddiye alan birisinin sonu ne olur diye düşündüğümde ister istemez şu cevabı vermiştim: "Ya kötü yola ya da hapishaneye düşer insan". Bu girişe bakıp kişisel gelişim adı ile anılan her şeye karşı olduğum sanılmasın. Tam tersine maddi, manevi, duygusal ya da zihni gelişme istek ve arayışını insanın vazgeçilmez bir dürtüsü ve hakkı olarak görüyorum. İnsanın kendisini neyin nasıl geliştirip tamamlayacağına, kendisini nerede keşfedip nasıl gerçekleştireceğine karar verecek olanın da yalnız kendisi olması gerektiğine inanıyorum. Aklı, mantığı, iradeyi, hikmeti ve sorgulamayı elden bırakmamanın elzem olduğuna inandığım gibi.
Burton'dan Melankoli Tarifi: Aylaklık, Kurt Adamlık, Kehanet/Nagihan Haliloğlu
"Ben melankoliyi yazarak melankoliden uzak duruyorum. Aylaklıktan başka melankoliye yol açan daha önemli bir neden yoktur. Razi'nin dediği gibi: "Meşguliyetten daha iyi bir tedavi yoktur" diye girizgâhına devam eder Burton.
Reklam
Melankoli Batılıdır, Hüzün Doğulu/Mustafa Akar
"Doğu insanının gönlü 'huzursuz' değildir. Sadece meşrebi hüzne dönüktür. Bu ulvi bir şeydir. Eşya, haz ve tene karşı hep gelip geçiciliğin gölgesiyle bakmayı sever doğu insanı. Hüzün bize başı ve sonu olan bir şeyi hatırlatır her zaman. Bu dünyanın gelip geçici olduğunu, dünya gurbetinde yaşadığımızı bilmek durumudur hüzün. ("Göçtü kervan kaldık dağlar başında" Yunus Emre) Ondan ayrılmanın, ona kavuşmanın hüznüdür. Ama hep bir 'O' vardır. Kesin bir yalnızlık hali değildir. Bir ayrılıştan başka bir kavuşmaya doğrudur hüzün"
"İnsana yabancılaşan dünyaya yabancılaşır, Allah'a yabancılaşır, kendine yabancılaşır."
Melankoli Batılıdır, Hüzün Doğulu/Mustafa Akar
Hüzün bir idrak halidir. Modern hayat önce hüznümüzü elimizden almak ister, bizi derin bir emniyetsizlik hali içine sürükler. İnsana yabancılaşan dünyaya yabancılaşır, Allah'a yabancılaşır, kendine yabancılaşır. ("Adımızı sorarız birine, o bize adını söyler" Edip Cansever) Böylece kocaman bir anlamı kaybeder insan.
Reklam
"Hüzün, kalbin yitirdiği bir şeye üzülmesi, imkânsız şeyler için eseflenmesidir."
Resim