Laiklik-Demokrasi ve İslam

Ercümend Özkan

Oldest Laiklik-Demokrasi ve İslam Posts

You can find Oldest Laiklik-Demokrasi ve İslam books, oldest Laiklik-Demokrasi ve İslam quotes and quotes, oldest Laiklik-Demokrasi ve İslam authors, oldest Laiklik-Demokrasi ve İslam reviews and reviews on 1000Kitap.
Toplumumuz
İyiyi, doğruyu bulmayı amaçlamayanların, düşünce ve eylemlerinde tepkisel olanların alternatifsiz olarak varabilecekleri nokta herhalde kötülerin en iyisini tercih noktası olacaktı
Laiklik
Yani din, insan ile vicdanı arasındaki en dar alana hapsedilsin ve dışarı çıkıp hayata karışmasın.
Reklam
Zekat
Zekât toplanması, devlete vazife olarak verilen fakat dağıtımı ¡âyette zikredilenler arasında gerçekleştirilmesi zaruri bulunan, devletin bildirilenlerin dışında bir yere tasarruf edemeyeceği, bir bakıma âyette zikredilenler adına emanetçisi bulunduğu bir mülkiyet konusu şeydir.
İnsan kendi doğasını ancak bu doğanın sahibince bildirilen esaslara uyarak koruyabilir.
Sayfa 119Kitabı okudu
Bilinçli Müslüman
İslâm öyle bir şeydir ki onu yaşayan asla yılgınlık duymaz. Allah’a gerçekten tevekkül eden, kesinlikle başka vekil edinmek gereğini hatırına bile getirmez. Kendisine yapılan hiçbir kötülük, onu aynıyla ya da daha değişik bir kötülükle cevaplamaya meylettirmez. Kendi malı alınır, lâkin o başkasının malını almaz. Kendine hakaret edilir, lâkin o hakaret edene bile hakaret etmez. Kendisine zulmedilir, lâkin o kimseye zulmetmez. Zira o bilir ki, kendisi bir müslüman olarak korunması gereken değerleri korumakla yükümlüdür. Kendisi de bozulur ve kendisine yapılan bozuklukları o da başkalarına yaparsa bu değerler yeryüzünden kaybolur. Bu takdirde ortada değerler kalmaz ve günün birinde imkân sahibi bulunsa da, yeryüzünde ikâme edeceği bir değer kendisinde de kalmaz. İşte bu hâl mahvolmuşluğun hâlidir.
Sayfa 144Kitabı okudu
''Demokrasilerde ‘iyi ve kötüyü, ‘doğru ve eğriyi insanlar, bunların çoğunluğu ve giderek bunların temsilcilerinin çoğunluğu karar verir ve belirler. İslâm’da ise, hasen(iyi) ile kubh(kötü), hak ile bâtıl, haram ve helali belirleme hakkı ve yetkisi yalnızca Allah’a aittir. Bu esâsî bir farklılıktır demokrasilerle İslâm arasındaki. Demokrasiler yeryüzünü ifsad rejimleri iken ve bunu insanları hevâlarına uymasını teşvik ederek yaparken, İslâm yeryüzünün ifsad edilmesine kesinlikle göz yummaz. “Fasid” olarak gördüğü her şeyi kaldırmayı amaç edinen bir devlet düzenidir. Demokrasilerde devlet, insanların levminden çekinirken ve hatta bundan bile çekinmezken, İslâm’da devlet yalnızca ve öncelikle Allah’tan, O’nun azabından çekinir. İnsanları da Allah’ı sevmeye ve O’nun azabından korunmaya (Takva’ya) çağırır. Bunu O’nun bize gönderdiği vahyi açıklayarak ve insanları bu vahye uymaya teşvik ederek yapar.'' Ercüment Özkan - (Laiklik, Demokrasi ve İslam adlı kitaptan)
Reklam