Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Laiklik-Demokrasi ve İslam

Ercümend Özkan

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bilinçli Müslüman
İslâm öyle bir şeydir ki onu yaşayan asla yılgınlık duymaz. Allah’a gerçekten tevekkül eden, kesinlikle başka vekil edinmek gereğini hatırına bile getirmez. Kendisine yapılan hiçbir kötülük, onu aynıyla ya da daha değişik bir kötülükle cevaplamaya meylettirmez. Kendi malı alınır, lâkin o başkasının malını almaz. Kendine hakaret edilir, lâkin o hakaret edene bile hakaret etmez. Kendisine zulmedilir, lâkin o kimseye zulmetmez. Zira o bilir ki, kendisi bir müslüman olarak korunması gereken değerleri korumakla yükümlüdür. Kendisi de bozulur ve kendisine yapılan bozuklukları o da başkalarına yaparsa bu değerler yeryüzünden kaybolur. Bu takdirde ortada değerler kalmaz ve günün birinde imkân sahibi bulunsa da, yeryüzünde ikâme edeceği bir değer kendisinde de kalmaz. İşte bu hâl mahvolmuşluğun hâlidir.
Sayfa 144Kitabı okudu
İslâm, inananlarını Allah'a teslim olmaya çağırırken, demokrasiler insanları hevâ ve heveslerine uymaya çağırıyor. Bu çağrılardaki çelişki sizin de dikkatinizi çekmiyor mu? Laiklik, sokaktaki insanın anlayacağı şekilde ifade edersek, Allah'a "Ya rabbî sen tek büyüksün ama devlet diye bir başka büyük daha var. Bazı hükümlerini bırakıp devletinkine uyacağım. Hüküm sahibliğini aranızda bölüştüreceğim!” demektir
Sayfa 264Kitabı okudu
Reklam
Sistem öğütür
1990 yılı Şubat ayında Rand Corporation diye bilinen, Amerika'da özel istihbarat elemanlarınca hazırlanan bir rapor yayınlandı. Adı geçen raporda özetle Türkiye'deki laik rejimin İslâm'la çatışmamasi öğütleniyordu. Hatta raporu hazırlayan CIA Ortadoğu sorumlusu Fuller şöyle diyordu: "Liderlerin; Washington, Nehru, Lenin, Gandhi ve Mustafa Kemal gibi liderlerin öldüğünü, bununla birlikte ilkelerinin de öldüğünden" bahisle "Kur'an ve İncil'in yaşadığını" ifade ederek, artık klasik kemalizmin modasının geçtiğini ve bugünkü dünya koşullarında İslâm'la barışık olmanın zamanının geldiğini ifade ile müslümanların siyasi yapılanmalara çekilmesiyle İslâmî tehlikenin bertaraf edileceğini, hele hele bir de bu müslümanlar parlementoya sokulabilirse fevkalade olacağını ifade ediyordu. Ve ardından da parlementoya girmenin akidevi tavizi beraberinde getireceğini ekliyordu.
Sayfa 247Kitabı okudu
İnsan kendi doğasını ancak bu doğanın sahibince bildirilen esaslara uyarak koruyabilir.
Sayfa 119Kitabı okudu
Laiklik
Yani din, insan ile vicdanı arasındaki en dar alana hapsedilsin ve dışarı çıkıp hayata karışmasın.
''Demokrasilerde ‘iyi ve kötüyü, ‘doğru ve eğriyi insanlar, bunların çoğunluğu ve giderek bunların temsilcilerinin çoğunluğu karar verir ve belirler. İslâm’da ise, hasen(iyi) ile kubh(kötü), hak ile bâtıl, haram ve helali belirleme hakkı ve yetkisi yalnızca Allah’a aittir. Bu esâsî bir farklılıktır demokrasilerle İslâm arasındaki. Demokrasiler yeryüzünü ifsad rejimleri iken ve bunu insanları hevâlarına uymasını teşvik ederek yaparken, İslâm yeryüzünün ifsad edilmesine kesinlikle göz yummaz. “Fasid” olarak gördüğü her şeyi kaldırmayı amaç edinen bir devlet düzenidir. Demokrasilerde devlet, insanların levminden çekinirken ve hatta bundan bile çekinmezken, İslâm’da devlet yalnızca ve öncelikle Allah’tan, O’nun azabından çekinir. İnsanları da Allah’ı sevmeye ve O’nun azabından korunmaya (Takva’ya) çağırır. Bunu O’nun bize gönderdiği vahyi açıklayarak ve insanları bu vahye uymaya teşvik ederek yapar.'' Ercüment Özkan - (Laiklik, Demokrasi ve İslam adlı kitaptan)
Reklam
Zekat
Zekât toplanması, devlete vazife olarak verilen fakat dağıtımı ¡âyette zikredilenler arasında gerçekleştirilmesi zaruri bulunan, devletin bildirilenlerin dışında bir yere tasarruf edemeyeceği, bir bakıma âyette zikredilenler adına emanetçisi bulunduğu bir mülkiyet konusu şeydir.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.