Yazarın diğer kitapları sayesinde ilgimi çeken başka bir eser. Diğerlerinin biraz gölgesinde kalsa da bittiğinde fazlasıyla etkisi altında bırakıyor. Baktığınızda 13 yaşınızdayken bu hikayede yaşananlardan çok çok farklı bir hayat geçirdiğinizi düşünüyorsunuz. Fakat yanılıyor olabilirsiniz. Yaşananlara daha dikkatli bakın ve metaforları parçalamaya çalışın. Kendinizi bulmanız yüksek bir ihtimal.
Orada mısın, Şeytan? Benim ben, Madison. Oradasın yada değilsin, bunun pek de bir önemi yok ... çünkü ben buradayım.
Hehee :) keyifli bi Chuck amca romanıydı, ama diğer kitaplara nazaran bayıla bayıla okuduğumu da söyleyemem ne yazık ki.
Tipik bir Palahniuk eseri. Keyifli bir okuma sunuyor. Fakat şöyle bir şey fark ettim ki okuduğum kitapları çok inişli çıkışlı denk geliyor. Yani bir önceki kitabını zevkle okuduysam bir sonraki yetersiz geliyor gibi gibi.
Madison, 13 yaşında gencecik bir kızcağız. Annesi bir film yıldızı, babası ise pek bir zengin. Kızımız Madison 13 yaşında kimliğini kazanma yollarına giden bir halde. Bir gün ölüyor. Önce aşırı dozdan öldüğünü düşünüyoruz.
Zamanla ölüm nedeninin farklı olduğunu, sürekli evlatlık alan ailenin son evlatlığı Goran'ın da devreye girdiğini görüyoruz.
Bizim tatlı Madison'ımız artık cehennemde. Peki tatlılığına devam ediyor mu yoksa bir devrim mi yaşanıyor?
Dediğim gibi, orta seviyede bir Palahniuk eseri. Daha iyilerini okuduk elbette.
Cehennemi tanımlarken kullanılan objeler o kadar ilginç ki şaşırdım kaldım. Büyük atık sperm okyanusu, atık el ve ayak tırnakları tepeleri, böcek denizleri, kürtaj artığı parçalar bataklığı, kepek çölü, büyük atık traş bıçakları ovasi, kaynaysn ksn nehirleri, hastalıklı sıvı insan atıklarının oluşturduğu bataklıkta vb.
Chuck Palahniuk daha önce okuduğum kitaplarında çıtayı çok yükseltmişti. O nedenle bu kitabını çok beğenmedim. Ünlü bir film yıldızının 13 yaşındaki kızının öldükten sonra cehennemde yaşadıklarını anlatan bir yandan da popüler kültürü eleştiren kitap ansızın bitti devamı gelecek.
