Şimdiye dek yansıta yansıta yalnızca göklerin mavisini yansıtan durgun bir gölün suyu kadar saf bir akıl nasıl bilgilendirilecekti? Bu bembeyaz tuvale nasıl resim çizilecekti?
İnsan ister mutlu olsun, isterse dertli, birlikte yaşadığı en küçük nesnelere bile bir yüz kazandırır; onları dinler, akıl alır, çünkü doğası gereği boşinançlıdır.
Soylular başka hiçbir dönemde doğa bilimleri açısından o zamanki kadar bilgisiz olmamış, yıldız falcılığı asla o denli tutulmamıştır, çünkü geleceği öğrenmeye asla o zamanki kadar meraklı olunmamıştır. Bu bilgisizlik ve bu genel merak beşeri bilgilerin karmakarışık olmasına yol açmıştı; her şey kişisel uygulamalara bağlıydı, çünkü kuram dizini daha oluşturulmamıştı; kitap basmak çok masraflı, bilimsel iletişim hızı pek yavaştı; Kilise doğa olaylarının çözümlenmesini temel alan, bütünüyle incelemeye dayalı bilimlere hâlâ işkence ediyordu. İşkence de gizemi doğuruyordu.