Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

En Eski Latif Nükteler Gönderileri

En Eski Latif Nükteler kitaplarını, en eski Latif Nükteler sözleri ve alıntılarını, en eski Latif Nükteler yazarlarını, en eski Latif Nükteler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hikmet ve İllet
Me'mûrât ve menhiyât-ı şer'iyede illet, emr-i İlâhîdir ve nehy-i İlâhîdir. Maslahatlar ve hikmetler ise, müreccihtirler; emir ve nehyin taallûklarına ism-i Hakîm noktasında sebep olabilir. ... (Hınzır) Etinden gelen menfaatten ziyade, çok zarar îrâs etmekle beraber, etindeki kuvvetli yağ, kuvvetli soğuk memleketi olan Firengistandan başka tıbben muzır olduğu gibi, mânen ve hakikaten çok zararlı olduğu tahakkuk etmiş. İşte bu gibi hikmetler, onun haram olmasına ve nehy-i İlâhî taallûkuna da bir hikmet olmuştur. Hikmet her fertte ve her vakitte bulunmak lâzım değildir. O hikmetin tebeddülü ile illet değişmez.
Sayfa 71
Reklam
Evet, bir kitap kıymeti nisbetinde nüshaları teksir edilir. Demek, sinek cinsi de ehemmiyetli vazifesi ve büyük kıymeti var ki, Fâtır-ı Hakîm o küçücük kaderî mektupları ve kudret kelimelerinin nüshalarını çok teksir etmiş.
Sayfa 6 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Rahîmiyet-i İlâhiyenin lâtif cilvelerindendir ki, vâlide balıkların yavrularıyla nisbetsiz bir tefâvüt-ü cismîde bulunduklarından, yavrulara vâlideleri kumandanlık edemiyorlar. Sokuldukları yere giremedikleri için, Hakîm ve Rahîm, yavrular içinde onlara küçük bir kumandan çıkarıp, vâlidelik vazifesini o küçük kumandancıklara gördürür.
Sayfa 7 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Evet, Cenâb-ı Hak, nasılki deniz yüzünü temizlemek ve her günde milyarlarla vefiyat bulunan hayvânât-ı bahriye cenazelerini toplamak ve deniz yüzünü cenazelerle âlûde, müstekreh manzaradan kurtarmak için, sıhhiye memurları nev'inden gayet muntazam âkilüllâhm bir kısım hayvânâtı halketmiş. Eğer o bahriye sıhhiye memurları gayet muntazam vazifelerini îfâ etmeseydiler, deniz yüzü âyine gibi parlamayacaktı. Belki hazîn ve elîm bir bulanıklık gösterecekti.
Sayfa 7 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Hem her günde milyarlarla yabanî hayvanlar ve kuşların cenazelerini toplamakla rûy-i zemini o taaffünattan temizlemek ve zîhayatları o elîm, hazîn manzaralardan kurtarmak için, nezafet ve sıhhiye memurları hükmünde olan kartallar misillü, kerâmetkârâne gizli ve uzak, beş-altı saat mesafeden bir sevk-i Rabbânî ile o cenazenin yerini hisseden, giden ve kaldıran âkilüllâhm kuşları ve vahşî hayvanları halketmiş.    Eğer bu berriye sıhhiyeleri gayet mükemmel, intizamperver, vazifedar olmasa idiler, zemin yüzü ağlanacak bir şekil alacaktı.
Sayfa 8 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Reklam
Ve hem küçücük hayvanların cenazelerini ve nimetin küçücük parçalarını ve danelerini toplamak vazifesiyle karıncaları nezâfet memurları olarak, hem nimet-i İlâhiyenin küçücük parçalarını teleften ve çiğnemekten ve hakàretten ve abesiyetten sıyânet etmekle ve küçücük hayvânâtın cenazelerini toplamakla, sıhhiye memurları gibi tavzif olunmuşlar.
Sayfa 9 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
... sinekleri dahi, insanın gözüne görünmeyen hastalıkların mikroplarını ve madde-i semmiyeyi temizlemekle sinekler muvazzaftırlar. Değil mikropların nâkıleleri, bilâkis muzır mikropları mass, yani emmek ve yemek ile o mikropları imha, o madde-i semmiyeyi istihâleye uğratırlar, çok sârî hastalıkların önünü alırlar. Hem sıhhiye neferleri, hem tanzifat memurları, hem kimyager olduklarına ve geniş bir hikmete mazhar bulunduklarına delil ise, onların gayet kesretidir. Çünki kıymetdar, menfaattar şeyler teksir edilir.
Sayfa 9 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Bir sineğin kanadı ve vücudu ne kadar hârika bir san'at-ı Rabbâniye olduğuna lâtifâne bir işaret olarak, meşhur Yunus Emre'nin bu fıkrası ne güzel bildirir:    "Bir sineğin kanadını kırk kağnıya yüklettim,    Kırkı da çekemedi, kaldı şöyle yazılı."
Sayfa 9 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Nefsimle mücadele ettiğim bir zamanda nefsim kendinde gördüğü nimet-i İlâhiyeyi kendi malı tevehhüm ederek gurura, iftihara, temeddühe başladı. Ben ona dedim ki: "Bu mülk senin değil, emânettir." O vakit nefis gurur ve iftihârı bıraktı, fakat tenbelliğe başladı: "Benim malım olmayana ne bakayım? Zâyi olsun bana ne?" dedi. Birden gördüm: Bir sinek, elime kondu, emânetullah olan gözünü, yüzünü, kanatlarını güzelce temizlemeye başladı. Bir neferin mîrî silâhını, elbisesini güzelce temizlediği gibi, sinek de temizliyordu. Nefsime dedim: "Bak!" Baktı, tam ders aldı. O sinek ise, mağrur ve tenbel nefsime hoca ve muallim oldu.
Sayfa 11 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Reklam
Kelâm-ı Ezelî, ilim, kudret gibi bir sıfat-ı İlâhîye olduğu cihetle, gayr-ı mütenâhidir. Nihâyetsiz olan bir şeye, denizler mürekkep olsa, elbette bitiremezler.
Sayfa 19 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Her insanda bir kalb var. Bir kalb ise hem dairede, hem hariçte olamaz.
Sayfa 25 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Cenâb-ı Hak kemâl-i kereminden ve merhametinden ve adâletinden, iyilik içinde muaccel bir mükâfat ve fenalıklar içinde muaccel bir mücâzat dercetmiştir. Hasenâtın içinde, âhiretin sevâbını andıracak mânevî lezzetler, seyyiâtın içinde, âhiretin azâbını ihsâs edecek mânevî cezâlar dercetmiş.
Sayfa 50 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
445 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.