Bir kuşbilimci : Max Böhm . Leyleklerin Avrupa’dan Afrika’ya olan göç yolculuğunu takip etmektedir . Leylekler her bahar sonunda gelir, yaz bitiminde gider . Ama birkaç zamandır bazı leylekler eksik , kayıptır .
Louis Antioche ; Max Böhm ‘ün leyleklerin kaybını araştırması için işe aldığı genç .Eğitimli , bilgili , cesur . Kimi kimsesi de yoktur yalnızca masraflarını karşılayan , kırk yılda bir görüştükleri koruyucu ailesinden başka .
Kitap ; büyük yolculuk öncesi kuşbilimciyi görmeye giden Antioche ile başlar . Antioche hem Max Böhm ile tanışacak hem de çıkacağı yolculukla ilgili detay öğrenecektir .Ama umduğu gibi olmaz . Max Böhm ölmüştür ve onun cesedini bulur . Durumu yetkililere bildirir . Soruşturma geçirir . Serbest bırakılır .Antioche kuşbilimcinin evinde bulduğu dehşet içeren fotoğrafları , adamın bu denli zenginliğini ve kaydı olmayan kalp nakli yarasını şüpheli bulur . Adamı merak eder , yolculuğuna çıkar , leylekleri takibe başlar.
Acaba leylekler neden dönmemişlerdir ? Max Böhm nasıl bu kadar zengin olmuştur ? ve kuşbilimcinin esrarengiz kalp nakli nasıl gerçekleşmiştir?
Heyecan , aksiyon , macera, gerilim dolu ; merakla kendini okutacak bir kitap . Bazı bölümleri o kadar ürpertici ki odadan odaya geçerken aklına gelip ürpertiyor . Sonu ise hiç beklenmedik .
Bu tarz okumaya alışkın olmayan ben için , Leyleklerin Uçuşu güzel bir geçiş kitabı oldu. Meraklandım, heyecanlandım , ürperdim , şaşırdım en önemlisi de kitabı sevdim . Tavsiye de ederim .Keyifli okumalar .