Love in the Time of Cholera
Gabriel Garcia MarquezLove in the Time of Cholera Reviews
You can find Love in the Time of Cholera reviews, Love in the Time of Cholera book reviews, Love in the Time of Cholera ratings on 1000Kitap.
Hayatının her bir anını sevdiği kadının hayaline, anısına adamış; “dünyada hiç kimsenin hiçbir şeyi, hiç kimseyi bekleyemeyeceği gibi bekleyen” Florentino Ariza’nın yarım yüzyıllık hikayesi. Badem ağaçlarının altında Fermina Daza’ya aşk şiirleri yazdığı yirmi yaşlarından; yaşlılığın kokusunun üstüne sindiği kalbinin çırpınışlarıyla yaşadığı yetmişlerine kadar. Bu bekleyiş sırasında Fermina’nın aşka yaklaşan ama tam olarak onu karşılamayan doktor Juvenal Urbino’yla evliliği o kadar güzel anlatılmış ki günümüz ilişkilerinin de birçok yansımasını buluyor, kendinizle bağdaştırıyorsunuz.
Kitapta bulduğum en güzel mesaj ölümün değil hayatın sonsuzluğu ve bir insanı sevmenin verdiği acının soyluluğu oldu. Karayipler’e ait özelliklerin eşsiz betimlenişiyle, papağanlarla, ırmağın üstünde uçan balonlarla, kamelyalarla süslenmiş benzersiz bir yolculuktu benim için.
Aşkın peşinde geçen bir ömür
Hayatın içinden anlatılan, kültürel ve sınıfsal öğeleri bir arada aktaran bir hikaye. Florentina nın çocukluk aşkı peşinde koştuğu tam 53 yılın hikayesi. Florentina nın hayatında değişen insanlar olsada onun için tek değişmeyen gerçeğin Fermina olduğunu hiç unutmaması temel yaşamı için en büyük motivasyon kaynağı oluyor. Bu kitabı okurken gerçeklere, aşka ve yaşama dair bir çok not aldım. Kolera hastalığı arkaplanda bir kaç sefer yansıtılıyor. Aşk, önüne engeller çıksa da (maddi çöküntüler, kültürel yapı, zaman gibi) bir gün karşınızda bulacağınız bir kavram olarak anlatılmış. Mutlu sonla bitmesi de okunmaya değer olduğunu düşünüyorum. Tavsiye ederim.
memleketimizden çok çok uzaklardan bizi ve bütün dünyayı etkileyebilen üstadın baş yapıtlarından biridir. çok dramatik bir kurguyla okuyucunun üzerinde büyük etkiler bırakır.
GABRIEL GARCÍA MARQUEZ
"Kimin daha ölü olduğunu soruyordu Kendi kendine üzüntüyle, ölenin mi yoksa geride kalanın mı?" Bu yazar benim için; her mevsim bulamadığın, en sevdiğin meyve gibi..
babam gabriel garcia marquez'in sanırım en çok bilinen, en çok sevilen romanı. benim içinse yazdıkları arasında çok aşağı sıralarda olan bir kitap maalesef.
sanırım böyle bir aşk için fazla gerçekçi düşünen biriyim. ariza'nın aşık değil hasta olduğunu düşünüyorum. aşk adı altında çoğu zaman tacize giren eylemler romantikleştirilmiş bu kitapta. iyi ki marquez'in okuduğum ilk kitabı değil, ilk bunu okusaydım diğerlerini okumazdım. zaten hem kalınlığından hem de aşk romanı oluşundan geciktirmiştim okumayı, çok sevdiğim bir hocam "ben aşkı bu kitaptan öğrendim." deyince okumuştum. öğreneceğimiz aşk buysa ben almayayım sağ olun...
ariza'ya hasta dedim de fermina daza eksik kalmasın. o da bambaşka bir hasta. yine de biraz kendini kontrol etmeyi bilen bir karakter.
bence bu hikayenin kahramanı gariban urbino. o da çok masum sayılmaz tabii ama diğerlerinin manyaklığı yanında masum kalıyor.
her şeye rağmen marquez muhteşem yetenekli bir yazar olduğu için kendini okutan bir kitap. olaylara ve karakterlere çok odaklanmadan yazarın anlatım tarzına dikkat ederek okursanız sinir kat sayınız çok da artmayabilir. aslında bu kitap her ne kadar benim için hiç keyifli olmasa da marquez malum gazetelerde haber yazsa onu bile sonuna kadar okuyacağımın kanıtı oldu diyebilirim...
aşk...
Kitabı henüz bitirdim ve bir inceleme yazma gereği duydum. Kolera Günlerinde Aşk; yazardan okuduğum ikinci kitap oldu, ilki Aşk ve Öbür Cinler kitabıydı. Dilini, anlatımını, olayları birbirine bağlayışını sevdiğim bir yazar Marquez. Etkili anlatımıyla Latin Amerika kültürüne çok uzak olan okuyucuya bile tam bir gerçeklik sunuyor. Bu artılardan dolayı puanım kitabın edebi yönüneydi açıkçası.
Diğer taraftan; kitaptaki bazı olayları iğrenç, bazı karakterlerini ise itici, hatta ahlaksız buldum maalesef. Karakterlere bu kadar sinir olmam bir bakıma yazarın duyguyu geçirme kabiliyetini gösteriyor tabi ki.
————-SPOİLER————-
Örnek verecek olursam; kitap boyunca aldatmak çok basit gösterilmiş, evli insanlar kolaylıkla başkalarından etkileniyor hatta bu etkilenme güzelleniyor. Dahası, baş karakterimiz 70 küsür yaşındayken, bir çocukla birlikte oluyor. Bir yandan 50 yıllık aşkının acısını çekerken diğer yandan önceki/devam eden ilişkilerini düşünmekten vazgeçmiyor. Aşık olduğu kadın evli ve yeni bir hayat kurmuşken, onu gözetleyerek ve sürekli takip ederek saplantılı kişiliğini ortaya koyuyor. Bu ve bunun gibi tatsız olaylar yaşanıyor kitapta.
————-SPOİLER————-
Kitapların konularına çok takılmıyor, salt edebi haz için okuyorsanız, Marquez’in anlatımına da aşinaysanız okuyabilirsiniz ancak kitabın bana pek bir şey kattığını söyleyemeyeceğim. Ama yazarı okumaya ilk olarak bu kitapla başlamamanızı tavsiye ederim.