Yaşamak, tabiatın en küçük kımıldanışlarını sezerek, hayatın sarsılmaz bir mantık ile akıp gidişini sezerek yaşamak. Herkesten daha çok daha kuvvetli yaşadığını, bir an bir ömür kadar çok hayat doldurduğunu bilerek yaşamak..
Kitabın konusu kitaptaki karakteri yurtdışında bir ressamın resmini görüp önce resmine sonra ressama aşık oluyor ve ressam da adama aşık oluyor. Uzun zaman geçiyor ve kavuşamıyorlar.
Kürk Mantolu Madonna
Eseri okumadan önce başlığına bakıp nasıl bir kitap olabilir diye düşünmüştüm .
Kafamda birkaç senaryo oluşmuştu ama kitabı okuyunca tasarılarımın hava boşluğunda süzülüşünü izledim :)
Kitap bitince insan üzerine düşünüyor . Okuyan biri net olarak "empati" kavramının üzerine eğiliyor .
Dışarıdan yargıladığımız insanların, iç derinliğini görmek kalıpların nasıl da yakıldığına bizzat şahit oluyor .
Bu kitabı okuyunca "sıradan insan" dediğimiz kişilerin derinliğine inildiğinde ne hikâyeler çıkabileceğini bir kez daha anladım .
Her hikâye kendi içerisinde derin mana taşıyor amenna.
Raif Efendi içimde buruk bir his olarak kalacaksın .
Ve son söz..
Dilerim hayattan kendimizi soyutlayacak denli hayal kırıklığı yaşamayız . Ve sevdiğimiz hayatı yaşarken buluruz bir gün kendinizi .
Qwey al ugdfuk jggi ya dyytfrfdddddyydxbvxxggsddfffffftytttgffdzzszssssddddgffffffeewwetuioiikkjvxxxxxzseffttfddddddddddddddddeeeeeeeeeeerikkkkkkkkjgggg
