Şanlıurfalı en iyi yazarlardan biriyle tanıştığım için biraz heyecanlı biraz buruk bir acı içindeyim doğrusu. Güneydoğu'nun yetiştirdiği değerlerden biri Bekir Yıldız. Amma velakin çok geç tanıyoruz içimizden çıkan değerleri. Kıymetleri geç de olsa bilinse bile gençliğimizle tanıştıramıyorsak neye yarar. Elin Avrupalısı bile kitaplarını bizden önce okumuş. Ne kadar hayıflansak yeridir.
Bekir Yıldız, öyküleri filmlere çekilmiş biri. Reşo Ağa başta geleni. Güneydoğu'nun kadim sorunlarını inceden inceye dokuyan, projeksiyonu altında inceleyen ve insanlık değerleri karşında mahkum eden entellektüel bir deha. Anlatım tekniği ile daha da çarpıcı ve şok edici bir etki yaratabiliyor. Avrupa'yı bilen biri olarak yurdum gerçeklerini olabildiğince yalın ama yetkin bir şekilde anlatıyor. Tüm eserlerini okumaya niyetlenerek herkes okumalı diyorum.
Kitap 2 bölümden, bölümler 3 er ve 4 er başlıktan oluşuyor. Kitabın girişi iyi, sonraki 2 hikayede çok sıkıldım. Amaaaa kitabın 2.bölümünü çok beğendim. Sunu, konuşmalar, soruşturmalar ve yazılar başlıklarıyla 2.bölümde yazarı, çok samimi bir arkadaşınızla sohbet ediyormuş gibi hissediyorsunuz. Farklı bakan, iyi bir gözlemci, duygularını-düşüncelerini ustaca ifade etmiş bir yazar olarak buldum.
