"Mahur Bəstə” “keçmiş zaman insanları”nın həyatını təs­vir edən bir roman və ya bir-birinə bağlı hekayələr silsiləsidir. Tanpınar digər əsərlərində olduğu kimi “Mahur Bəstə” də insan ilə zaman və ya tarix arasındakı münasibəti göstərməyə çalışır. Hər bir insan içində yaşadığı mühit və zamana görə formalaşır. Fəqət Tanpınar üçün zaman, sadəcə insanın xaricində işləyən bir mexanizm deyil, həyatın bir növ özüdür; yaşanılan hər bir an zamanın bir hissəsidir.
224 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1944
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tanpınar-Mahur Beste
160 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Mahur Beste, yazarın
Huzur
Huzur
ve
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
kitaplarından sonra okuduğum üçüncü kitap oldu. Diğer iki kitap kadar başarılı olmasa da Tanpınar'ın kaleminden çıkması eseri gayet de okunmaya layık bir
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
Mahur Roman
160 syf.
·
Puan vermedi
“Tesir etmeyen, iz bırakmayan okumak neye yarar? İnsan kendisine ilâve etmek için okur, unutayım diye değil”
Ahmet Hamdi Tanpınar
Ahmet Hamdi Tanpınar
Türk edebiyatının en önemli eserlerinden
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
156 syf.
9/10 puan verdi
“o mahur beste çalar Müjgânla ben ağlaşırız.''
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Mahur Beste tamamlanmamış bir romandır. Şöyle ki bu romanda giriş, gelişme, sonuç bölümleri belirlenebilir bir durumda değildir. Romanda bir arayış havasının bulunması, Behçet beyin hayatına dokunmuş
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
156 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
34 saatte okudu
Söze “keşke önceden okusaymışım, böyle bir yazarı neden bu kadar bekletmişim” gibi bir cümleyle pişmanlığımdan dem vurmak yerine “iyi ki okumak için beklemişim ve iyi ki başlangıç olarak bu kitabını
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ahmet Hamdi Tanpınar’ı değerlendirmek hadsizlik olacağından okumayanlar için kitabın konusundan bahsedeyim… Mahur Beste, Tanzimattan Cumhuriyete, Osmanlı’nın iç buhranları, aydın sınıfının değişen
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
İnsan ömrü zavallı, çok zavallı bir şeydi.
160 syf.
7/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Ahmet Hamdi Tanpınar’ın külliyatını okumaya başladığım ilk kitabıydı. Nehir roman üçlemesi olan Mahur Beste, Huzur ve Sahnenin Dışındakiler kitaplarının ilki olan Mahur Beste ilk kez Tanpınar okuyacaklar için gerçekten okuması güç ve ağır bir eser. Yazarın diline zamanla alışıyorsunuz. Alışırsanız seversiniz. Tanzimat dönemi ve sonrasında özellikle toplumdaki değişimleri işliyor Tanpınar. Adından da anlaşılacağı üzere klasik Türk musikisine ve makamlara eserde çok fazla değiniliyor. Mahur Beste zamanında Talat Bey karakterinin eşi için yazmış olduğu bir beste. Daha fazla detay vermeden şunu da eklemek isterim. Dile olan hakimiyetini görünce hayran olmamak elde değil ama olay örgüsü açısından kendinizi kitaba bırakamıyorsunuz. Çok fazla karakterin bulunması da dikkati daha da dağıtıyor. Ama okuyun. Huzur ve Sahnenin Dışındakileri daha çok seveceksiniz. Tanpınar okumadan ölmemek lazım değil mi?
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
okuyacakların dikkatine ; OLAY YOK KARAKTER ANALİZİ VAR........
160 syf.
8/10 puan verdi
Arkadaşlar merhaba 1K da bu kitapla ilgili en beğenilen ilk iki , üç belki 4 incelemeyi hiç dikkate almayın. Neden mi edebiyatı paramparça etmişler sağ olsunlar. Onların sayesinde kitabın içine bir türlü giremedim. Resmen ilk 50 sayfa da kitapla kavga ettim. Geriye kalan 100 sayfada da zaten kitap bir anda bitti. Olay örgüsü olmayan sadece Behçet ve onun hayatına giren kişilerin karakter analizlerinin yapıldığı bir eser. Kitabın zamanı var zaman yok deniyor fakat kitabının zamanı var Abdülhamid dönemini Abdülmecid zamanını anlatmakta kitap. O dönemde yaşayan insanların duygularını karakterlerini yaşayışlarını anlatmakta. Kitap küt diye bitiyor sanki başka bir kitapta devamı varmış gibi ancak kitabın devamı yok. ........OLAY YOK KARAKTER ANALİZİ VAR........
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
202 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
Böyle beni alıp götürecek, tatlı, hafif bir şeyler okumak istedim. Saatleri Ayarlama Enstitüsü geldi aklıma. Bu kitap da onun gibidir diye başladım. Mahur Beste nedir diye hiç düşünmemiştim. Mahur.
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma
Mahur Beste
·
Puan vermedi
Olay örgüsü olmayan kitapta Behçet bey ve onun hayatına giren insanların karakter analizlerinin yapıldığı bir eser.Bu analizler muazzam bir anlatımla Tanzimat sonrası dönemde yaşayan insanların düşünceleri, davranışları en iyi şekilde aktarılmıştır. Kitap bittiğinde bitmemiş yarım kalmış hissi uyandırıyor. Tanpınar mutlaka okunması gereken bir yazar bu kitabında anlatım tarzı farklı ve etkileyiciydi.
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20197,5bin okunma

Yazar Hakkında

Ahmet Hamdi Tanpınar
Ahmet Hamdi TanpınarYazar · 30 kitap
Ahmet Hamdi Tanpınar (d. 23 Haziran 1901; İstanbul) – (ö. 24 Ocak 1962, İstanbul), Türk romancı, öykücü , şair, öğretmen, çevirmen, edebiyat tarihçisi, siyasetçi. Cumhuriyet neslinin ilk öğretmenlerinden olan Ahmet Hamdi Tanpınar; "Bursa'da Zaman" şiiri ile geniş bir okuyucu kitlesi tarafından tanınmış bir şairdir. Şiir, hikâye, roman, deneme, makale, edebiyat tarihi gibi birçok alanda eser veren sanatçının başlıca eserleri Huzur ve Saatleri Ayarlama Enstitüsü adlı romanları, Beş Şehir adlı şehir monogrofisidir. Bir bilim adamı olarak “XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi” adlı eseriyle edebiyat tarihçiliğine yeni bir görüş ve bakış açısı getirmiştir. TBMM VII. dönem Maraş milletvekilidir. Yaşamı 23 Haziran 1901'de İstanbul'da Şehzadebaşı’nda doğdu. Babası Gürcü asıllı Hüseyin Fikri Efendi, annesi Nesime Bahriye Hanım’dır. Tanpınar, ailenin üç çocuğundan en küçüğüdür. Çocukluğu, kadı olan babasının görev yaptığı Ergani, Sinop, Siirt, Kerkük ve Antalya’da geçti. Annesini Kerkük’ten yaptıkları bir yolculuk sırasında 1915’te tifüsten kaybetti. Lise öğrenimini Antalya’da tamamladıktan sonra yükseköğrenim için İstanbul’a gitti. Halkalı Ziraat Mektebi'nde bir yıl yatılı olarak okuduktan sonra 1919 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ne girdi. Yahya Kemal’in öğrencisi oldu. Yahya Kemal onun şiir zevkinin, millet ve tarih hakkında görüşlerinin oluşmasında önemli rol oynadı. Celâl Sahir Erozan’ın bir şiir ve hikâye toplamı şeklinde yayımladığı seriden “Altıncı Kitap”’daki “Musul Akşamları”, yayımladığı ilk şiir oldu (Temmuz 1920)[6] Yahya Kemal’in çıkardığı Dergâh’ta 1921-1923 arasında 11 şiiri yayımlandı. 1923 yılında Şeyhî’nin Hüsrev ü Şirin adlı mesnevisi üzerine yazdığı lisans teziyle Edebiyat Fakültesi’nden mezun oldu. 1923’te Erzurum Lisesi’nde edebiyat öğretmenliğine başlayan Ahmet Hamdi 1925’te Konya Lisesi’ne, 1927’de Ankara Erkek Lisesi’ne tayin oldu. Konya’da iken bir Mevlevi ayininde Itrî’nin bir eserini dinleyerek Klasik Türk Müziği ile tanıştı. 1930-1932 arasında Gazi Terbiye Enstitüsü’nde edebiyat öğretmenliği yaptı; bir yandan da Ankara Kız ve Erkek Liselerinde ders vermeye devam etti. Gazi Terbiye Enstitüsü’nün bünyesindeki Musiki Mualli Mektebi, onun klasik batı müziği ile tanışmasını sağladı. Bu dönemde yeniden şiir yayımlamaya başladı. 1926’da Millî Mecmua’da yayımlanan “Ölü” şiirinden sonra 1927 ve 1928 yıllarında (“Leylâ” şiiri hariç) hepsi Hayat dergisinde olmak üzere toplam yedi şiir yayımladı. İlk yazısı ise 20 Aralık 1928’de yine Hayat dergisinde çıktı. Şiir dışında ikinci bir çalışma alanı olarak çeviriye başlayan Ahmet Hamdi’nin 1929 yılında biri E.T.A. Hoffmann’dan (“Kremon Kemanı”), diğeri iseAnatole France’tan (“Kaz Ayaklı Kraliçe Kebapçısı”) olmak üzere iki çevirisi yine aynı dergide yayımlandı. 1930 yılında Ankara’da toplanan Türkçe ve Edebiyat Muallimleri Kongresi’nde, Osmanlı edebiyatının tedrisattan kaldırılması ve okullarda edebiyat tarihinin, Tanzimat’ı başlangıç kabul ederek okutulması gerektiğini söyleyen Tanpınar, kongrede önemli tartışmaların doğmasına sebep oldu. Aynı yıl Ahmet Kutsi Tecer ile beraber Ankara’da Görüş dergisini çıkarmaya başladı. 1932 yılında Kadıköy Lisesi’ne atanması üzerine İstanbul’a döndü. Ahmet Haşim’in ölümü üzerine 1933’te Sanayi-i Nefise’de sanat tarihi öğretmeni olarak görevlendirildi. 1934’te Akademi’nin Estetik ve Mitoloji derslerine de girmeye başladı. Yahya Kemal’in İspanya’daki büyükelçilik görevinden döndüğü 1934 yılında Yahya Kemal üzerine iki yazı yayımladı. Artık dikkatini Türk edebiyatı üzerine yoğunlaştıran Ahmet Hamdi, 1936 yılında Tangazetesinde “Son Yirmi Beş Senenin Mısraları” adı altında beş yazılık bir deneme serisi yayımlamıştır. Aynı yıl ilk hikâyesi “Geçmiş Zaman Elbiseleri”ni tefrika etmeye başladı; ancak bu tefrika 1939 yılında Oluş dergisinde tamamlanabilecektir. 1937 yılında Tevfik Fikret hakkındaki antolojisi Tanpınar’ın yayımlanan ilk kitabıdır. Aynı yıl Abdülhak Hamit Tarhan üzerine de bir yazısı yayımlanmıştır. Tanzimat’ın 100. yıldönümü dolayısıyla 1939’da eğitim bakanı Hasan Âli Yücel’in emriyle Edebiyat Fakültesi bünyesinde kurulan 19. Asır Türk Edebiyatı kürsüsüne, doktorası olmadığı hâlde, Yeni Türk Edebiyatı profesörü olarak atandı ve Tazimat’tan sonraki Türk edebiyatının tarihini yazmakla görevlendirildi. Hazırladığı edebiyat tarihinin de etkisiyle 1940’lı yıllarda yazı faaliyetleri yeni Türk edebiyatı etrafında şekillendirdi. Kitap tanıtım yazıları ve İslam Ansiklopedisi’ne maddeler yazdı. 1940 yılında 39 yaşındayken Kırklareli'nde topçu teğmeni olarak askerliğini yaptı. En tanınmış şiiri olan “Bursa’da Zaman”ın ilk hâli “Bursa’da Hülya Saatleri” adıyla 1941’deÜlkü mecmuasında yayımlandı. İkinci kitabı olan “Namık Kemal Antolojisi”ni 1942 yılında yayımladı. 1942’deki ara seçimlerde Maraş milletvekili seçilen Tanpınar, 1946 seçimlerine kadar milletvekilliği yaptı. 1943’te öykülerini içeren “Abdullah Efendinin Rüyaları”’nı yayımladı. Bu, onun basılı ilk edebiyat yapıtıdır. Aynı yıl “Yağmur”, “Güller ve Kadehler” ve “Raks” gibi ünlü şiirleri yayımlandı; “Bursa’da Hülya Saatleri” şiiri, “Bursa’da Zaman” adıyla tekrar basıldı. İlk romanı Mahur Beste 1944’te Ülkü dergisinde tefrika edildi. Tanpınar’ın önemli çalışması Beş Şehir, 1946’da kitaplaştı. 1946 seçimlerinde parti tarafından tekrar milletvekilliğine aday gösterilmeyince bir süre Millî Eğitim Bakanlığı’nda orta öğretim müfettişliği yapan Tanpınar, iki yıl sonra Güzel Sanatlar Akademisi Estetik hocalığına, ardından Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'ndeki görevine döndü. Huzur romanı 1948’de Cumhuriyet'te tefrika edildikten sonra büyük değişikliklerle kitap haline getirilip 1949’da yayımlandı. Aynı yıl Milli Eğitim BakanıHasan Ali Yücel’in ısmarladığı XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi adlı eserinin 600 sayfalık ilk cildini yayımladı. İki cilt olarak tasarladığı bu eserin ikinci cildi yarım kalmıştır. Sahnenin Dışındakiler adlı romanı 1950’de Yeni İstanbul gazetesinde tefrika edildi. 1953’te Edebiyat Fakültesi, Tanpınar’ı altı aylığına Avrupa’ya gönderdi. 1954 yılında Saatleri Ayarlama Enstitüsü romanının Yeni İstanbul gazetesinde tefrikası yapıldı; 1955 yılında ise ikinci hikâye kitabı olan Yaz Yağmuru yayımlandı. 1957 ve 1958 yıllarında Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan yazılarına ağırlık verdi. 1959’da edebiyat tarihinin ikinci cildi için kaynak toplamak üzere Rockefeller bursuyla bir yıllığına yeniden Avrupa’ya gitti. Sağlığında yayımladığı 74 şiirinden ancak otuz yedisi ile, tek şiir kitabını çıkardı: Şiirler (1961; Bütün Şiirleri adıyla genişletilmiş olarak 1976). Aynı Yıl Saatleri Ayarlama Enstitüsü kitaplaştı. 24 Ocak 1962 günü geçirdiği kalp spazmı sonucu hayatını kaybetti. Cenazesi Aşiyan Mezarlığında Yahya Kemal'e yakın bir yere defnedilmiştir. Mezartaşı üzerinde çok bilinen "Ne İçindeyim Zamanın" şiirinin ilk iki mısrası yazılmıştır: "Ne içindeyim zamanın / Ne de büsbütün dışında". Ölümünden sonra Ahmet Hamdi Tanpınar’ın sağlığında yayımlatamadığı birçok çalışması ölümünü takip eden yıllarda teker teker yayımlanmıştır.[6] Enis Batur 1992 yılında "Ahmet Hamdi Tanpınar'dan Seçmeler" adlı bir kitap hazırladı. 1998 yılında da Canan Yücel Eronat tarafından hazırlanan “Tanpınar’dan Hasan Âli Yücel’e Mektuplar” kitaplaştı. Tanpınar’ın önceki kitaplara girmemiş yazıları ve söyleşileri ise "Mücevherlerin Sırrı" adlı altında toplanarak yayımlandı. Tanpınar'ın 1953 yılında yazmaya başladığı ve 1962 yılında vefatına kadar tuttuğu notlar 2007 yılının sonunda "Günlüklerin Işığında Tanpınar'la Başbaşa" adıyla kitaplaştı.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.