Mantık, bir akıl yürütmede yer alan önermelerin içerik bakımından denetlenmesiyle değil, akıl yürütmenin form bakımından zorunlu bir sonuç verip vermediğiyle ilgilenir
“Mantık” sözcüğü, Arapçada söylemek, demek, konuşmak, dile getirmek anlamlarına gelen “ntk” (nutk, nutuk, vd.) kökünden türetilmiştir. Sözcüğün Batı dillerindeki tüm karşılıkları ise, Grekçe “logos” sözcüğünden gelir (Alm: Logik,
- Fr: Logigue, İng; Logics). “Logos” akıl, düşünme, yasa, düzen, ilke, söz vb. anlamları içerir. “Mantık” sözcüğü, “logos”un içerdiği bu anlamlardan “söz” anlamı esas alınarak Arapçaya ve Arapça üzerinden Türkçeye girmiştir.
İlk iki tanımda mantığın düşünme, son iki tanımda ise dil (söz) ile bağıntısına ağırlık verildiği saptanabilir. Düşünme ile dil arasında kopmaz bir bağ olduğu açık bir olgudur. Ancak, düşünülmüş olan şey, yani düşünce ile, dile getirilmiş olan şey,
yani dilsel ifade arasında tam bir örtüşme ve çakışma olmadığını da biliriz. Yine de, düşünülmüş olan şeyin, düşüncenin dışavurulma, açığa çıkma ortamının dil olduğu, düşüncelerimizi dil ortamında ve dil aracılığıyla tanıyabildiğimiz ve aktarabildiğimiz açıktır.
O halde akıl yürütme nedir? Akıl yürütme, en az iki düşünce arasında, bu düşüncelerden birini öbürünün kanıtlayanı olarak ele alıp buradan bir sonuca ulaşmaktır. Bir başka deyişle, akıl yürütme kanıtlama, ispat dediğimiz bir düşünme işlemidir.