Mevsimler gelip geçiyor. Bahardan yaza, yazdan güze ve kışa. Her mevsimde insanlar yeni yeni ufuklara gözlerini dikiyor. Buna en çok başvuranlar da birçok boğaza bakmak zorunda olan Marcovaldo gibi hiçbir mevsim umudunu kaybetmeyen, her seferinde bir şeyleri değiştirebilmek için girişimlerde bulunan, özlem duyan, hasret çeken, heo düşse de tekrar ayağa kalkan insanlar oluyor.
Marcovaldo; sürekli hoşnutsuz olan bir eşe, boy boy çocuklara sahip bir fabrika işçisi. Doğayı, bitkileri seven bir işçi. Fırsat buldu mu değerlendirmek için yapmayacağı şey yok.
Kitap mevsimden mevsime Marcovaldo'nun ve ailesinin yaşamından söz ediyor. Bunun yanı sıra geçim derdinden, doğaya müdahaleden, kentsel yaşamın sağlığa etkilerinden, insan ilişkilerinden de söz ediyor. Kahramanımı Marcovaldo tüm yoksulluğuna rağmen hayatını yaşamak için didinen biri. Kitaptaki bu yoksulluk ve diğer karamsar hallere bakıp ekşitmeyin yüzünüzü. Marcovaldo çok eğlenceli biri ayrıca. Onunla gezip dolaşmayı, kaldırımlardan zehirli olup olmadığını bilmediğiniz mantarlar toplamayı, kimyasal atıklarla dolu sulardan balık yakalamayı istersiniz siz de. Marcovaldo bunlatı bilmese de dimdik ayakta kalır yine de. Sizi de yanında iken zevkine varacağınız bir yoksullukla yaşatır.
