Acizlik ömrü katletmek. İyiyi çağırabileceğini sanmak. Kötüden kaçabildiği düşünmek. Saflık. Çoçukluk. Düşünmek, karalamak ve yine bol bol düşünmek. Üşümek çok üşümek. Kalp altında ezilmekten korkmak. Yokluğu kavrayamamak. Hiçlik ile sikişememek.
Belki de artık gücün yok. Derenin akıntısına daha fazla karşı koyamayan bir saz parçası gibi, yüzeylerde süzülüyorsun; için yanıyor, ellerin kuvvetsiz ve sen, sırtını yakan cılız kış güneşinin altında an be an ölüyorsun.