Doğru ile yanlış arasında nesnel bir ayrımı kabul etmeyen, doğru ile faydalıyı özdeşleştiren pragmatizm, pervasız bir gidişi körükler, egemen sınıfın kendisine yararı olan her yalanı, her suçu haklı çıkarmasını sağlar. Bu doktrinin özü gereği, yalanın, şiddetin ve saldırganlığın haklı çıkarılması en gerici emperyalist çevrelerin çıkarlarına uygundur.
Mussolini’nin ... pragmatizme ‘faşizmin temel taşı’ gözüyle bakması sebepsiz değildir.