Jack London'un nekadar başarılı bir yazar olduğunu gösteren ve hayran bırakan hayatın içinden,hayatın ta kendisi olan bir kitap.
Müthiş akıcı bir dil ,müthiş sarsıcı bir konu ve müthiş bir anlatım .
Aslında tek bir konu özelinde dönemin birçok konusuna değinilmiş .
Mücadele, aşk, yazarlık, burjuvazi,maskeler, çıkarlar,felsefe,sosyalizm,bireycilik,toplum tabakaları,işçi sınıfı,denizcilik, entelektüellik, yayıncılık..
Başarabilir miydim bilmiyorum ama Martin Eden'ı elinden tutmayı isteğim bir dost gibi kazandım.
Kurgusal bir karakter değil tamamen gerçek biri oldu Martin Eden.
Bundan sonrası ipucu olsun istemem ancak;;
Dilerim ki o çaresizlik , her şeyi tamamlamış,her şeyi yaşamış , görmüş ve yaşayacak bir şey kalmamışlık ve hissizleşmişlik hissi hiçbir yaşamda bu son ile tamamlanmaz.( belki de bu bile hala inançlarım, değerlerimle bağımın sonucu olan bir dilektir ama yine de bunu dilerim)