Yalnızca bilginin giderek zenginleşmesi için değil, kopuş ya da yeniden yapılanma sonuçlarını hesaba katmak için, kim kalkıp kendi savlarının ileride dönüşüme uğraması çağrısında bulundu ki?
Şimdi de Marx'ın hayaletlerine geldi sıra.(Şimdi, ama hiçbir bağlam olmaksızın şimdi. Ayrık ya da ayarı şaşmış, "out of joint" bir şimdi; sınırları hala belirlenebilir olmayı sürdüren herhangi bir bağlamın güvenli bağı içinde hiçbir şeyi hiçbir zaman bir arada tutamama tehlikesi taşıyan bağsız bir şimdi.)
Eli kulağındalık ve dirilme isteği. Yeniden doğuş mu yoksa hort
laklık mı? Gece karanlığı çökerken, eli kulağında olmanın bek
lenen kişinin geri geldiği anlamı taşıyıp taşımadığı bilinmez ki.
Kendini bildirmemiş miydi ki zaten?