Ah canım Nergis.. Vedat Türkali öyle güçlü bir anlatıma sahip ki günlerdir kitabın içinde yaşıyorum. Bitmesin istedim okurken.
Kitabın konusuna herkes değinmiş, yazar 80 dönemini sözde aydın kesim üzerinden öyle net özetliyor ki, 12 Eylül'e sebep olacak kaotik ortamı her şeyiyle hissettiriyor.
Nergis'in iç hesaplaşmaları ve doku değiştirme sürecinde çelişkilerinden o kadar çok etkilendim ki farklı boyutlarda da olsa her kadın bu gibi süreci hayatının bir aşamasında mutlaka yaşıyor. Kadının kimliğini arama serüveni de diyebiliriz Nergis'in iç sesine. Çok etkileyici tespitlerle doluydu.
Korhan'ı ve Özgür'ü aynı anda sevmek bence de mümkün. Kitaptaki tüm karakterler Muhtar, İbraam, Fatoş hatta Kambur Kaptan bile çok tanıdık, çok gerçekçi anlatılmış. Vedat Türkali'nin aktardığı Yörenin Hakime Hanım türküsünün hikayesi bildiğimiz hikayeden farklı ve daha gerçekçi geldi o kısım da oldukça sarsıcıydı.
Mavi Karanlığa gelene kadar şu kitabı okudum çok ağladım, bu kitabı okudum çok güldüm diyenleri abartı bulurdum. Kitabın sonlarına doğru ben de kendimi tutamadım. Vedat Türkali çok büyük bir değer. Tüm kitaplarını okumalı ve okutturmalıyız.