Yazıyordum çünkü muhtemelen uydurduklarım çok daha yaşanılasıydı yaşadıklarımdan. Kıyısız bir denizde pusulasız yüzüyordum; yaşıtsız, arkadaşsız, kardeşsiz ve babasız. Ait değil, emanet olduğumun farkındaydım.
Kendinden alabildiğine emin bir halde, hele hele tannazane bir biçimde BEN diyebilmek, yalnızlığı kendi seçimleri gibi algılayanlara özgü bir ayrıcalıktır.