Öne Çıkan Melekler Zamanı kitaplarını, öne çıkan Melekler Zamanı sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Melekler Zamanı yazarlarını, öne çıkan Melekler Zamanı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Konuyu ve karakterleri sevdim. Her ne kadar arada Nesil'i çok şımarık bulsam da. Bir de yazarın neden hep garip isimler kullandığını pek anlamadım tabi. Kitapta rahatsız edici bulduğum şey yazarın bazen fazla süslü bir üslupla yazması oldu. açıkçası süslü cümleler bana hiç bir zaman samimi gelmemiştir. Sadece basit cümlelerle yazılmış basit gerçekler beni daha çok duygulandırırken başka türlüsü yapay geliyor. İster istemek yazarın kitabı süslemek için uğraştığını düşünüyorum. Tabi haksızlık ediyor olma ihtimalim yüksek. Büyük ihtimalle yazarın tarzı bu. Diyaloglar arası uzun, duygusal, süslü paragraflar beni biraz sıktı ve sabırsızlandırdı. Kitap 400 sayfa olarak da yazılabilirmiş diye düşündüm. Tüm bunlarla kitaba haksızlık etmiş olmak da istemem. Kitabın türünün diğer örneklerine göre gerçekten iyi olduğunu düşünüyorum.
Etkili bir kitap hani cemaatler vardır din adına dinsizlik yapan, ülkemizde de yaygın olan işte konu tam da bu böyle ailelerde yetişen bireylerin nasıl bir çıkmazda oldukları psikolojik bozuklukları yaşama mücadelesi iyi analiz edilmiş. Arrtısı ise tam tersi ailelerin vurdumduymazligida anlatılmış. Okunmalı bence.
Duyguları,nesneleri yuzlerce çesit sekilde ifade edip betimleyebilirler bu kimse icin şasirtici degildir elbet. Ama her kitapta ezber gibi varlıgını hiç yitirmeyen ask ve yalnızlık bu kadar özgün bicimlendirilebilirdi. Bende yazsam aynı boyle bu cümlelerle anlatmak isterdim dedim kac kere. O kadar kolay degil elbet yine her karaktere büründüm okurken yusuf olmak istemedim. Onun gibi yuzlerce yusufun elinden tutup cikarmak istedim. böyle öykiler bırakın gercek yasamı kitaplarda bile var olmamalı. Fatma erdek melekler zamanı özgün ve insanin icini burkan hikayesiyle sizleride bulsun diyorum.
Nesil'in gözü karalığı, cesareti, tez canlılığı, onların dünyasında hiçbir işe yaramıyordu.
Orada, hoşgörü, anlayış, hak ve hukuk,
köhne bir beynin bireysel yorumlarına dayanıyordu.
Sorgu sual yoktu.
O beynin kararları,
"Yaratan"ın emirleri sanılıyordu...