Sanat şayet evrenselse; neden Romeo ve Juliet tüm dünya da bu kadar bilinirken Mem û Zin kendi coğrafyasında dahi bilinmez. Evet biliyorum buna verecek o kadar çok cevap var ki, bir kere yaşadığımız coğrafya büyük güçler tarafından yüz yıllardır sömürülmüş. Bunu yapabilmek için de bu coğrafya insanı sürekli etnik kimliklere ve mezheplere bölünerek fitne sokularak beyinler yıkanarak tüm yaşantımız gibi sanatımız da ziyan edilmiş. Zaten duyar gibiyim yok artık bir İngiliz yazarla mı kıyaslıyorsun diyenleri. Ama bana göre hiçte alta kalır bir eser değil. Üstelikte aynı yüz yıllarda yazılmış. Tek sorun biz birbirimizi yerken adamlar öyle bir yayılmacılık sergilemişler ki hiç abartısız dünyanın her yerinde insanlar birbirleri ile İngilizce anlaşıyor. Bunu daha fazla nüfusa veya daha fazla toprağa sahip oldukları için değil sadece aşırı kurnaz ve tanrının dünyada ki bütün insanları İngilizlere hizmet etsin diye yarattığına olan megolamanca inançları ve veeee her ne hikmetse bu inançlarını hayata geçirmekte hiçte zorlanmamaları. Peki adama demezler mi sen de akıllı ol kardeşim, fırsat verme bu soysuzlara. Maalesef akıllanmıyoruz. Tabii burada Nasrettin Hoca fıkrasın da olduğu gibi hırsızın hiç mi suçu yok demezler mi? Maalesef okumuyoruz.Tamam şimdi yok kitap fiyatları, yok ekonomik şartlar yok zaman sorunu daha bir sürü mazeret sıralanır gider. Evet dediğim gibi bunlar sadece mazeret engel değil. İnsan yeter ki istesin.
Ben büyük usta Yaşar Kemal’le duydum Ehmedê Xanî adını ve 1000 kitapla da sürekli hafızam tazelendi ve nihayet okudum bu güzel eseri. Okumayanlar bence çok şey kaçırıyor.