Memleket Garları
Kemal VarolMemleket Garları Sözleri ve Alıntıları
Memleket Garları sözleri ve alıntılarını, Memleket Garları kitap alıntılarını, Memleket Garları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Bana, oradan bir Gülşen Bubikoğlu, bir de Tarık Akan lütfen...
Sakızların içinden o zamanın ünlü artistlerinin kartona basılmış resimleri çıkardı. Ben Ayhan lşık'ı çok severdim, ablam Filiz Akın'ı...
Sayfa 58 - İLETİŞİM YAYINEVİ
Kadın çok ağlıyor.
"Anarşistmiş," diyor birisi.
Yaşlı bir teyze tükürüyor üzerlerine.
"Gebersinler."
Ulan, asıl bu dünya gebersin!..
Sayfa 78 - İLETİŞİM YAYINEVİ
.
.
Sanki bir şeyler değişiyor ve bir şeyler eksiliyor günden güne...
.
.
Sayfa 73Kitabı okudu
Öpüyor gözlerimden. "Ayrılıktır," diyemiyorum. Hep bir yerlerden gidiyorum çünkü..
Sayfa 76 - İLETİŞİM YAYINEVİ
Basmane Garı İstanbul'daki Haydarpaşa Gar'ıyla aynı işlevi İzmir'de görürdü. O yıllarda şehirler arası otobüs terminali de Basmane'deydi. Bu yüzden birçok yöreden gelmiş değişik insan yüzlerini burada rastlamak mümkündü..(hala öyle: ) )
Sayfa 58Kitabı okudu
Buca Alsancak arası zaten 12-13 dakikaydı. O yıllarda zaman daha az mı önemliydi yoksa daha yavaş mı akardı bilemem.
Sayfa 65Kitabı okudu
.
Evet hanımlar, beyler, sayın yolcular, şiir bir yol geçen hanıdır, tıpkı Eskişehir'in de bir yol geçen garı olduğu gibi.Eski şiir denmesi bundandır.
.
. ....HAYDAR ERGÜLEN..
Sayfa 83Kitabı okudu
“Rivayet muhtelif değil. Eskişehir bir tren ve demiryolu şehri. Bütün yollar Roma’ya çıkar, bütün trenler Eskişehir’den geçer.”
Sayfa 81 - İletişimKitabı okudu
Atilla İlhan'ın payı büyük : D
.
Evden kaçma eylemi nedense bir tek trenler vasıtasıyla hayata geçiyordu hayallerimde.
.
Sayfa 7 - Bir trene binmek, rastgele defolup gitmek istiyorum./ Atilla İlhanKitabı okudu
Hala trenle gidiliyor.(Şirinyer)
Eski zamanları anlatmayı pek seven babam, Alsancak Garına kadar yol boyunca bana Basmane Garını Fransızların, Alsancak Garını ise İngilizlerin inşa ettiğini anlatmıştı. Gara vardığımızda gerek Alsancak Gar'ının loş havası gerekse orada toplanan çoğu Alsancaklı yarış severler oldukça ilgimi çekmişti. Gardan içeri girip perona geçtiğimizde bekleyen trenin işareti edip, babama "Buna mı bineceğiz?" Gibisinden bir şeyler sorduğumu hatırlıyorum. "Hayır o Buca treni biz Seydiköy trenine bineceğiz." demişti. "Buca ve Seydiköy". O an bunlar benim için büyülü kelimelerdi.
Kim bilir neredeydi Buca ve Seydiköy, ama benim için çok önemliydi o an. Çünkü o yerlere trenle gidiliyordu.
Sayfa 63Kitabı okudu
.
.
"Anılar alır, duygular verir."
.
.
Sayfa 85Kitabı okudu
Öpüyor gözlerimden. "Ayrılıktır," diyemiyorum. Hep bir yerlerden gidiyorum çünkü.
Sayfa 76 - İletişimKitabı okudu
Sensin, "bozkırın ortasındaki kasaba!"
Ankara'ya "bozkırın ortasında bir kasaba" muamelesi çekmek, resmi söylemin dar çerçevesinden bu kente bakmak, eskiyi küçülterek yeni Ankara'yı yüceltmek, en hafif tabiriyle eski mekanlarda dokunduğumuz taşlara haksızlık olacaktır.
Sayfa 93 - İLETİŞİM YAYINEVİ
Sürmeyen "Devrim" :))
Türkiye'nin ilk yerli yapım otomobili "Devrim", fabrika mühendisleri tarafından 4,5 ayda tasarlanıp üretilerek Ankara'daki 29 Ekim kutlamalarında Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'e sunuldu. Cumhurbaşkanı arabayı bizzat kullandı ama benzin konulması unutulduğu için araba 20 metre sonra durdu. Ertesi gün gazeteler Cemal Gürsel'in "Garp kafasıyla araba yaptık, şark kafasıyla benzin koymayı unuttuk," dediğini yazıyordu. Kendisi gerçekleşmedi ama adı kaldı yadigar!
Sayfa 91 - İLETİŞİM YAYINEVİ