Tarihin diğer aşıkları gibi Kürt kültüründe de kavuşamayan aşıkları konu edinen bu kitap, Mehmet yani Mem ile Zine'nin (zin) aşkını anlatır. Tıpkı Leyla ile Mecnun, Aslı ile Kerem gibi sonu ölümle biten iki aşığın hikayesini Ahmedi Hani'nin kitabından esinlenerek yazan yazar, ilahi aşk ve dünyevi aşkın birbirleriyle olan bağlantısını okuyucuya aktarma peşindedir.
Mem ile Zin , kardeşleri Tacdin ile Sıtti kadar şanslı değillerdir. Sarayın beyi tarafından Beko adındaki bir şahsın Mem'e iftirası yüzünden Bey'in kin ve öfkesini üzerlerine çekerler. Zin'in ağabeyi yüzünden kavuşamayıp aşk acısından ölen bu iki aşık dünyada kavuşamayınca Zin'in ağabeyi tarafından yan yana gömülmüşlerdir. Ağabey, kızkardeşi ölmeden önce pişmanlık duyup onları kavuşturmaya çalışsa da son pişmanlık fayda vermez derler ya öyle işte. Ölüm pencesinden kurtulamaz kimse ...
Mem ile Zin'in mezarları hala Cizre yakınlarında bulunmaktadır.Tacdin'in öldürdüğü ve fitnenin sahibi olan Beko'nun mezarı ise onların ayak dibindedir. . Onları kavuşturmayan Beko'nun mezarında çoğu zaman diken bittiği söylenir.
