Dört Halîfenin Üstünlükleri

Menâkıb-ı Çihâr Yâr-i Güzîn

Hüseyn Hilmi Işık

Menâkıb-ı Çihâr Yâr-i Güzîn Sözleri ve Alıntıları

Menâkıb-ı Çihâr Yâr-i Güzîn sözleri ve alıntılarını, Menâkıb-ı Çihâr Yâr-i Güzîn kitap alıntılarını, Menâkıb-ı Çihâr Yâr-i Güzîn en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yâ Rabbî! Bize hakkı hak olarak gösterip, ona uymak; bâtılı bâtıl olarak gösterip, ondan kaçınmak nasîb eyle. Müslimân olarak ölmemizi, sâlih kimseler zümresine katılmamızı nasîb eyle. Zâlimlerin şerrini üstümüzden gider. Mü’minlerin düâlarına ortak eyle. Âmîn.
Reklam
Cumamız Mübarek Olsun.
Allahım! Benim günâhımı afv eyle! Hulkumü geniş eyle! Kesbimi [kazancımı] temiz kıl. Bana nasîb etdiğin şey’e kana’at edici eyle. Beğenmediğin şeye nefsimi meyl etdirme.
Bir kimseye hiçbir şeyi vermemek, ona birşey verip de ,sonra minnet etmekle rencîde etmekden iyidir.
Sayfa 227Kitabı okudu
Ey Allah'ım, madem ki buyurdun, Benden ümid kesmeyin. Günahım çok olsa da, Ümidimi keser miyim.
Sayfa 139Kitabı okudu
Hayırlı Cumalar.
Bizi müslimân olmakla ve Muhammed aleyhisselâmın ümmeti olmakla şereflendiren Allahü teâlâya hamd olsun. Resûlüne, âline, ezvâcına ve eshâbına ve evlâdına ve uyanlara selâm olsun.
Reklam
Hazret-i Hüseyne muhabbet, Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretlerine muhabbetdir. Resûlullaha muhabbet Allahü tebâreke ve teâlâ hazretlerine muhabbetdir.
Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri buyurmuşlardır ki, (Lezzetleri yıkanı [eğlencelere son vereni] çok hâtırlayınız!) ma’nâ-i şerîfi, Allahü teâlâ bilir, budur ki, lezzetleri yıkanın zikrini çok edin ki, o ölümdür.
Sekiz maddeli kıymetli sözler
Ebû Bekr "radıyallahü teâlâ anh" hazretleri buyurdu ki: (Sekiz şey, sekiz şeyin zînetidir: İffet, fakirin süsüdür. Şükr, zenginliğin süsüdür. Sabr, belanın süsüdür. Tevâdu, hasebin (asaletin) süsüdür. Hilm, ilmin süsüdür. Çok ağlamak korkunun süsüdür. Başa kakmamak, ihsânın süsüdür. Huşû namazın süsüdür.)
Sayfa 500 - Hakîkat KitâbeviKitabı okudu
Ebû Bekr “radıyallahü teâlâ anh” hazretleri buyurdu ki: (Üç şeye üç şey ile ulaşılmaz. Zenginliğe arzû ile erişilmez. Yiğitliğe boya ile [süslenmekle] erişilmez. Sıhhate devâlar [ilâclar] ile erişilmez.)
Reklam
Hazreti Ömer “radıyallahü teâlâ anh” ...
Buyurdu ki, yâ Abdüllah! Sizden ayrılalı(vefat edeli) ne kadar zemân oldu. Dedim: Oniki ay. Buyurdu: Şimdiye kadar muhâsebede idim. İşlerimden helâk olmak korkusu var idi. Eğer, Allahü tebâreke ve teâlâ hazretlerinin rahmeti gazabını aşmasa idi, çâresiz kalır, mahv olurdum. Şimdi ben ve sen bilelim ki, defterleri günâh ile siyâh etmişiz. Ben ve sen tâ’at ve hasenâtı rüzgâra vermişiz. Ben ve sen yüz suyunu Allahü teâlâ ve Resûlü önünde yere dökmüşüz. [Huzûrunda edebsizlik etmişiz.] Ben ve sen dünyâ malına mağrûr ve meşgûl olup, âhıret hâzırlığı yapmamışız. Ömer bin Hattâb “radıyallahü teâlâ anh” hazretlerinin hâli böyle olan yerde ki, dünyâda geçinecek mikdârdan fazla eşyâ tutmazdı, yâ biz âsî ve şer kulların ve âhıreti dünyâya veren hasîslerin, belki âhıreti bir başkasının dünyâsına veren düşük kimselerin hâli ne olur.
Seher vakti dostun cemâli görününce, Benim cânım senin aşkından taht kurdu.
Alî "radıyallahü teâlâ anh" hazretlerinden süâl olundu ki: (Gökden ağır olan nedir, yerden geniş olan nedir, denizden engin olan nedir, ateşten sıcak nedir, taştan katı nedir, zemherirden soğuk nedir, zehirden acı olan nedir?) Ali "radıyallahü teâlâ anh" cevap verdi ki: (Gökten ağır olan, temiz bir kimseye iftira etmektir. Yerden geniş olan; Hak, doğru olan şeydir. Denizden engin olan, kanaat eden kalptir. Ateşten sıcak olan, zulm eden sultandır. Taştan katı olan, münâfıkın kalbidir. Zemherirden soğuk olan; levm eden, kınayan kimseye ihtiyacını arz etmektir. Zehirden acı olan, sabr etmektir.)
Sayfa 500 - Hakîkat KitâbeviKitabı okudu
Fahr-i âlem “sallallahü aleyhi ve sellem” buyurmuşlardır ki, mi’râc gecesi, kardeşim Cebrâîle süâl etdim ki, kıyâmet gününde, ümmetimin cümlesine süâl olunur mu. Cevâb verdi ki, yâ Muhammed “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem! Ümmetinin cümlesine hesâb vardır. Lâkin, Ebû Bekre yokdur. Ona kıyâmet gününde yürü sen hesâbsız Cennete var; denilir. O ise, dünyâda beni sevenler, benimle berâber Cenne- te girmeyince, ben Cennete girmem, der.
Hazret-i Ömer “radıyallahü teâlâ anh” ; Bize islâm şerefi yetmez mi. İslâm dîninden ekrem ve eşref bir nesne var mıdır. Bu se’âdet ve bu devlet ve bu izzeti Allahü teâlâ hazretleri bize ihsân eylemişdir. Dîn-i islâm tâcını başına koymak, kime müyesser olmuşdur.
173 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.