Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Menderes'in Dramı

Şevket Süreyya Aydemir

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
hiç değişmedi...
Hulasa ve sanıyorum ki,. dün olduğu gibi bugün de Türkiye'de, din için savaşıyoruz diye bazı kalabalıkların önüne düşenler, aslında, kendileri bir din fitneciliği ve günaha sapış içindedirler.
Sayfa 339Kitabı okudu
Bir kaç neslin huzur bedelini çok defa bir nesil öder..
Reklam
"Bu gördüğün kalabalık, gün gelir, insanı linç etmek için de böyle toplanabilir. Onun sevgisine de nefretine de fazla güvenilmez." M. Kemal ATATÜRK
Sayfa 240Kitabı okudu
Her gelen hükümetin, kendinden öncekini yetersiz bulması kadar doğal bir hal yoktur. Hatta kendi vaat ettiği şeyleri sonra yine kendisi gerçekleştiremeyip, eskisinden daha kötü neticelere düşse bile. Örneğin Demokrat Parti, borçlanmada, hayat pahalılığını yükseltmede Halk Partisini geçecektir. Altın stoku 130 tondan 19 tona inecek, hele orman, "dağ senin, orman senin, keçi senin, el ne karışır!" ölçüleriyle yağmaya verilecektir..
Sayfa 188Kitabı okudu
Tarihin Mantığı
Tarih'in mantığı vardır. Hangi açıdan değerlendirilirse değerlendirilsin Tarih konuşur. Hangi açıdan alırsak alalım, onun dilini anlamakta, erdemlik ve doğruluk esastır. Bu yazılarda da, Tarih'in bazı kanunları dile gelecektir. Örneğin şuna işaret edelim: Her milletin tarihi, biraz da, bir şahsiyetler geçit resmidir. Tarihi şahsiyet demek; milletin tarihi kaderine, şu ve ya bu şekilde müdahalesi olan, etkisi olan ve bu şahsiyetler geçit resmine katılabilen adam demektir. Tarihi şahsiyet; bu geçit resmine katılmak için, kimseden izin almaz. Tarihi şahsiyet eğer bir değer taşıyorsa, eğer bir değer vaat ediyorsa, eğer onun, tarihin akışında bir misyonu varsa, o, kendi ihtiras ve kararlarıyla kendini sahneye atar. Bu sahnede, kendini kabul ettirir. Yani tarihi şahsiyet, hiç kimsenin değil, evvela kendi kendinin temsilcisidir. Tarihi şahsiyet, sorumluluk taşır ama, dikta kabul etmez. Kendisi dikta eder. Tarihin mantığı budur...
Madalyonun bir de ters tarafı vardır. O da şu ki, yaşamasından çok ölmesi için bu kadar kesin ruh ve telkin ölçüleri altında yetiştirilen bu nesle, memleketin; iş, inşa davaları, mülkün kalkındırılması, yeniden kurulması, ülkenin iktisadi problemleri, hulasa insanı aktif ve yapıcı kılan bilgi ve meseleleri hiçbiri verilmemişti..
Reklam
Bizde, Amerikan etkisinin İkinci Dünya Harbi'nden önceki nüfuzu ve yerleşmesi devresinden önce Amerikan mektepleri, memleketin hayatına aktif olarak karışan ve ön planda milli görevler alan inanlar veremediler..
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.