"Seni seyrettikçe kalbimde hüzünler hissediyordum. Şu anda hayalhanenin acı acı fikirlerle meşgul olduğundan emin idim.
Yapraklar bitinceye kadar hiç tavrını,vaziyetini değiştirmeyerek hazin hazin sükut ediyordun. Lakin sarı yaprak metanetini mahvetti; birdenbire bir tuğyan-ı sîrişk(gözyaşı seli) hâsıl oldu.
Ağladın; şimdi topraklara mevzu olan başını sineme dayadın; hüngür hüngür ağladın. Ben de ağlıyordum. Senin ağlayışına ağlıyordum. Senin gözlerin sükût etti,lakin benimkiler devam ediyor. O zamandan beri sarı gülleri görmesini arzu etmem. Çünkü en kıymetlisini mezara gömdüm."