Özellikle aşiretlerin yaşadığı Urfa tarafları, Botan, Xerzan, Serhad ve Tur Abdin bölgesi ile Kürtlerin yaşadığı diğer yerlerde yas ve ölüm sırasında söylenen ağıtlar hafızalarda yer edinerek çok zaman insanın yüreğini dağlayacak kadar açıklı olur. Hiç beklenmedik bir yerden yüreği yanık bir ananın, bir bacının ya da bir sevdalının parçalanmış kalbinin derinliğinden çıkan yas ağıdı, daha önce hazırlanmış veya planlamış bir ağıt değildir. Bu ses bir anda yürekten ve kalpten kopan acının dile gelmesi ile birlikte ortaya Cenaze merasimleri ve ölüm anlarında yaktıkları ağıtları ile yürekleri dağlayan analar, yüzyıllardan beri her gün yitirdikleri sevdiklerini ve yiğitlerini içlerinden geldiği gibi serbest bir şekilde ağıtla dile getirerek bir nebze de olsa acılarını hafifletmeye çalışırlar.
Lorik
Kürt kadınlarının sözlü edebiyat ürünü olan ninni ya da Kürtçesi ile lorik, annelerin çocuklarını uyutmak amacıyla söyledikleri ser best slow dörtlüklere denir. Botan bölgesinde her ne kadar serbest okunsa da bazı yerlerde manzum ve mensur dörtlükler ve uyaklı şiirsel tarzda da söylenirler. Bazı annelerin bazen günlük hayatı bazen de bir yerel kahramanın hikâyesini veya şarkısını söyleyerek çocuklarını uyuttukları görülmekle birlikte, bazı annelerin de çocuklarını korkutarak uyutmaya çalıştığı ve bunun için bazen kötü adamların isimlerini veya kisa hikâyelerini anlattıkları da çok görülmüştür.