Mesnevi Posts

You can find Mesnevi books, Mesnevi quotes and quotes, Mesnevi authors, Mesnevi reviews and reviews on 1000Kitap.
Herkesin hareketi, görüşü, bulunduğu makama göredir...
Başlık: Herkesin hareketi, görüşü, bulunduğu makama göredir. Herkes, âleme kendi görüş dairesinden bakar. Mavi cam, güneşi mavi gösterir; kızıl cam kızıl. Camların rengi olmazsa beyaz olurlar. Beyaz cam, öbür camların hepsinden daha doğru gösterir, hepsinin de başı, imamı odur. "Ebucehil, Ahmed'i görüp 'Beni Haşim'den çirkin bir çehre zuhur etti' dedi. Ahmed ona dedi ki: 'Haddini tecavüz ettinse de doğru söyledin.' Sıddık görüp 'Ey güneş! Ne doğudansın, ne batıdan. Latif bir surette parla, âlemi nurlandır' dedi. Ahmed dedi ki: 'Ey aziz, ey değersiz dünyadan kurtulan! Doğru söyledin.' Orada bulunanlar: 'Ey halkın ulusu, ikisi birbirine zıt söz söyledi, sen ikisine de doğru söyledin, dedin... Neden?' diye sordular. Peygamber 'Ben Tanrı eliyle cilalanmış bir aynayım. Türk, Hintli nasılsalar, bende o sureti görürler' dedi.
Sayfa 109 - Doğan Kitap - 2364:2370 beyitlerKitabı okuyor
Bedevinin, karısına sabretmesini, sabır ve yoksulluğun faziletini söylemesi
Kocası dedi ki: "Daha ne vakte kadar gelir ve mahsul arayıp duracaksın; zaten ömrümüzden ne kaldı ki? Çoğu geçip gitti. Akıllı kişi, artığa, eksiğe bakmaz; çünkü ikisi de sel gibi geçer. Sel, ister saf olsun, ister bulanık... Mademki baki değildir, ondan bahsetme. Bu âlemde binlerce canlı, sıkıntısız, hoş bir halde yaşamakta, geçinip gitmektedir. Üveyk kuşu, geceki rızkı henüz meydanda olmadığı halde ağaçta Tanrı'ya şükreder. Bülbül, 'Ey duaya icabet eden Tanrı, rızık hususunda itimadımız sana" diye Tanrı'ya hamdeyler. Doğan, rızkını padişahın elinden umduğundan bütün pis şeylerden ümidini kesmiştir. Böylece sivrisinekten tut da file kadar bütün mahlukat Tanrı ailesidir; Hak da ne güzel aile reisi. Gönlümüzdeki bütün bu gamlar, ömrümüzün orağına benzer. Bu böyle oldu, şu şöyle oldu kuruntuları da vesveselerimizdir. Bil ki her hastalık ölümden bir parçadır. Çaresi varsa, ölümün bir cüzünü kendinden kov! Ölümün bir cüzünden bile kaçamadığın halde onun hepsini başından aşağıya dökecekler, bunu iyice bil! Ölümün cüzü olan hastalık sana tatlı geliyorsa bil ki Tanrı küllü, yani ölümü de sana tatlılaştırır. Hastalıklar; ölümden elçi olarak gelmektedir; ey boşboğaz, ölümün elçisinden yüz çevirme! Tatlı yaşayan sonunda acı öldü. Ten kaydında olan canını kurtaramadı.
Sayfa 107 - Doğan Kitap - 2288:2302 beyitlerKitabı okuyor
Reklam
Sıddıka'nın "Bugünkü yağmurun sırrı neydi?" diye sorması
* Sıddıka'nın aşkı coşup edebe riayetle Peygamber'e sordu: "Ey şu varlığın hülasası, vücudun zübdesi! Bugünkü yağmurun hikmeti neydi? Bu yağmur rahmet yağmurlarından mıydı, yoksa tehdit için mi yağıyordu, pek yüce, pek azametli Tanrı'nın adaletinden miydi? Bu yağmur, bahara ait lütuflardan mıydı, yoksa afetlerle dolu güz yağmuru muydu?" Peygamber dedi ki: "Bu yağmur müsibetler yüzünden insanın gönlüne çöken gamı yatıştırmak için yağıyordu." Eğer ademoğlu, o keder ateşi içinde kalıp duraydı ziyadesiyle harap olur, eksikliğe düşerdi (hiçbir şey yapamaz bir hale gelirdi). O anda bu dünya harap olurdu, insanların içlerinde hırs kalmazdı. Ey can, bu alemin direği gaflettir. Akıllılık, uyanıklık, bu dünya için afettir. Akıllılık o âlemdendir, galip gelirse bu âlem alçalır. Akıllılık güneştir, hırs ise buzdur. Akıllılık sudur, bu âlem kirdir. Dünyada hırs ve haset kükremesin diye o âlemden akıllılık, ancak sızar, sızıntı halinde gelir. Gayp âleminden çok sızarsa bu dünyada ne hüner kalır, ne de ayıp...
Sayfa 102 - Doğan Kitap - 2060:2070 beyitlerKitabı okuyor
Şu düzgün durmayan yükü üstümden at da, iyilerin bahçesini göreyim.
Allah'ın yardımı ve lûtfu olmayınca ibâdetler yorgunluktan ibaret kalır.
Bu dünya varlıklarından, benliklerinden kurtulanlardan başka herkesin gözleri kapalı, kulakları tıkalıdır.
Reklam
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.