Metinlerle Felsefeye Giriş

Mustafa Günay
K. Marx
filozoflar dünyayı yalnızca değişik biçimlerde yorumlamakla yetindiler, ama asıl önemli olan onu değiştirmektir.
marksist anlayışta insanın yabancılaşması
insan bir yandan ortaya koyduğu ürünlerde kendini gerçekleştirir, ama diğer yandan eserlerinde kendini kaybeder; bu ürünler ona karşı çıkar.
Reklam
Heidegger
doğruluk, var olanın gizlilikten kurtulmasıdır. doğruluk, varlığın doğruluğudur.
hiçbir inanç ya da inanç sistemi, mutlak bir varlık tasarımından yola çıkarak, insanı hiçe sayamaz, saymamalıdır. çünkü mutlak varlık hiçbir dinin, inanç sisteminin ya da topluluğun tekelinde değildir ve olamaz da. mutlak varlığı yalnızca kendi inanç sistemleriyle inanılabileceğini iddia edenler, mutlak adına konuşma ve eyleme hakkını kendilerine kendileri verir görünmektedirler. bu da mutlak varlık hakkındaki tasarımların kurgulanmasındaki insani boyutun ifadesidir. mutlak varlığa ilişkin hegemonyanın kırılması ve dağılması ancak özgür düşünmekle mümkündür.
Immanuel Kant
görüsüz (deneysiz) kavramlar boş, kavramsız (aklın kalıpları olmadan) görüler kördür.
gerçek sanat yapıtı en yoğun öznellikte ve en geniş nesnellikte anlatımını bulur.
Reklam
bakışımızla estetik nesneye dönüşen bir nesne, nesne olmaktan çıkmaksızın estetikleşmiştir. sanatçı nesneyi estetikleştiren adamdır. estetikleştirmek her şeyden önce insana uygun bir biçim, insani bir anlam kazandırmaktır.
Sayfa 188
herbart
felsefeye en uygun şekilde başlayanlar septikleridir; ama tersinden bakıldığında, her septik, septik kaldığı sürece, felsefenin başlangıcında kalan kişidir.
din üstüne - david hume
dinle ilişkili her soruşturma son derece önemli olmakla birlikte, üstünde durmamız gereken özellikle iki soru vardır; dinin akıldaki temeli ve insanın doğal yapısındaki kökeni. ne mutlu ki, en önemli soru olan birincisi, besbelli, hiç değilse apaçık bir çözüme bağlanır. doğanın bütün çatısı, zeki bir yaratana tanıklık eder ve akıllı hiçbir araştırıcı, ciddi bir ölçünmeden sonra gerçek tanrıcılık ve dinin birincil ilklerine inanmaktan bir an bile uzak kalamaz. fakat dinin insanın doğal yapısındaki kökeniyle ilgili olan öteki soru biraz daha güçlük çıkarır. görünmez, zeki bir güce inanmak, her yerde ve her çağda, insan soyu içinde adam akıllı yaygındır; fakat belki hiçbir ayrık bırakmamacasına evrensel olmadığı gibi, bu inancın öne sürdüğü fikirler de en küçük bir tekbiçimlilik göstermemektedir.
I. Kant
bir şeye iyi demek için, her zaman o şeyin ne olduğunu bilmemiz, yani o şey hakkında bir kavrama sahip olmamız gerekir. Ama bir şeye güzel demek için böyle bir gereksinme yoktur. çiçekler, gelişigüzel çizilmiş çizgiler bize hiçbir şey ifade etmezler, hiçbir belli bir kavrama sahip değildirler, ama yine de hoşa giderler.
Reklam
croce'ye göre, sanat eserleri üstüne verilen yargılar, ortak yargılar niteliğinde değildir. çünkü, sanat eserleri sanatçının ruhunda bir an için meydana gelen bir ifadenin (güzelliğin) maddi görünüşleridir. sanat adına ortaya konan her ifade tarzı bireysel bir nitelik taşır. bu nedenle herkesin bu ifade biçimi karşısındaki değerlendirmesi farklı olabilir. öyleyse ortak estetik yargı olamaz.
Schiller'e göre, güzellik ne yalnızca duyusal ne de yalnızca akılsaldır. Güzellik, duyusal olanla akılsal olanın bir uyumudur. Güzellik, aynı zamanda görünüş içindeki özgürlüktür.
Sayfa 198 - Karahan,2010Kitabı okudu
İşte felsefe bize kendimiz hakkında, insan hakkında ve insanın yaratımları/eylemleri hakkında belli bir bakış açısı ve tutum kazandırmaktadır.
Uluğ Nutku :
Neden dünya nüfusunun beşte biri açlıktan ölme tehlikesiyle yüz yüze olsun da, zengin ülkelerde fazla beslenmeden ileri gelen hastalıklar artsın?
Sayfa 299Kitabı okudu
Resim