Mezopotomya'nın Eski Çağlarında İnanç Olgusu ve Yönetim Anlayışı

Kolektif

Mezopotomya'nın Eski Çağlarında İnanç Olgusu ve Yönetim Anlayışı Sözleri ve Alıntıları

Mezopotomya'nın Eski Çağlarında İnanç Olgusu ve Yönetim Anlayışı sözleri ve alıntılarını, Mezopotomya'nın Eski Çağlarında İnanç Olgusu ve Yönetim Anlayışı kitap alıntılarını, Mezopotomya'nın Eski Çağlarında İnanç Olgusu ve Yönetim Anlayışı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sümerlilere ait Tufan olayında Ziusudra adı geçiyor. O, dindar ve tanrı korkusu bilen, rüyada ve fal ile devamlı olarak tanrısal vahiyleri alan biri olarak belirtiliyor. Kendisine Tufan olayından gerçekleşeceği bildiriliyor. Büyük bir gemi yapması ve kendisini yok olmaktan koruması talimatı veriliyor. Daha sonra Tufan gerçekleşiyor ve her tarafı sular kaplıyor, yedi gün yedi gece devam ediyor. Sonra güneş tanrısı değerli ışığını her tarafa ulaştırarak ortaya çıkıyor ve Ziusudra onun önünde hemen yerlere kapanıyor ve ona kurbanlar sunuyor.
Reklam
Bereketli tohum, büyük yaban öküzünden türeyen benim, An'ın ilk oğlu benim! Büyük aşağıdan çıkan "büyük fırtına" benim, ülkenin beyi benim! Gukkal'ın başkanı benim, ülkelerin babası benim! Tanrıların ağabeyi benim, bütün bereketi getiren benim! Göğü ve yerin kaydını koruyan benim! Bütün ülkelerin kulağı ve aklı benim! An ve An'ın kürsüsü ile adalete yön veren benim! "Bilgelik dağında" tanrı Enlil ille kaderleri veren benim!
Tanrılardan kimi göklere, kimi yelerlere, kimi havalara hakimdir. Kimi de insanların çeşitli faaliyetlerinin koruyucu ve savunucusudur.
Dünya gökyüzünün bir aynasıdır. Yani dünya gök alemini yansıtır. İnsanın mukadderatı da önceden belirlenmiştir.
Reklam
Sümerliler iyilik ve gerçeğe, yasa ve düzene, adalet ve özgürlüğe, doğruluk ve dürüstlüğe, bağışlamaya ve acımaya çok değer veriyor ve doğal olarak bunların tersinede; kötülük ve yalandan, yasa tanımazlık ve düzensizlikten, adaletsizlik ve baskıdan, günahkârlık ve sapıklıktan, zulüm ve merhametsizlikten de tiksiniyorlardı.
Sümer anlayışına göre şahısların, ailelerin, memleketlerin tanrıları vardır. Fakat tanrılar çeşitli işlevleri de yerine getiriliyor ve bu bakımdan da sınıflanıyorlardı.
Sümerlilere göre şiir, bilgileri öğreten, onları kuşaktan kuşağa taşıyan bir bağdır. Bunu da yine bir şiirle anlatırlar: "Şiir şarkıların kalbi, gözü alabildiğine uzanan mavi sularıyla, kafamızdaki sıkıntıları alıp götüren, hafif hafif okşamları ile bize huzur veren bir deniz kıyısı gibidir."
Reklam